Şimdi, bir dil sadece sözcük yığınları değildir veya bir takım gramer kuralları değildir. | TED | والآن، ليست اللغة مجرد وعاء للمعاني أو مجموعة من القواعد النحوية |
gramer, hayatın en büyük eğlencelerinden biridir, ne dersiniz? | Open Subtitles | القواعد هى أجمل متع الحياة ألا تشعرى بهذا؟ |
Belki de bunlar usta bir balık avcısının laflarıdır ama gramer bana göre dünyanın en önemli şeyi. | Open Subtitles | ربما فقط لصياد سمك محترف لكن القواعد هى أهم شئ فى هذا العالم بالنسبة لى |
Ben orada beş yıl kaldım. Orada gramer okuluna gittim. | Open Subtitles | عشت هناك لمدة خمس سنوات ذهبت إلى المدرسة النحوية هناك |
Hem yazım hatası var hem gramer. | Open Subtitles | أولاً، أخطأت بالتهجئة ومن بعدها بالقواعد |
gramer. Onu görmek istediğini söyledin. | Open Subtitles | ..مجرد معاني كلمات ، قلت أنك تريد رؤيته |
İyi gramer olmasa dünyada hiçbir şey mantıklı olmazdı. | Open Subtitles | لماذا,بدون القواعد . ممكن أن ينطلق الرصاص على المغلاة |
Süet botlar, çalışanlar arasında daha iyi gramer kampanyası ve havada çift Avrupalı öpüşme. | Open Subtitles | أحذية جلد الخراف، الحملة من أجل تطوير القواعد اللغوية بين أفراد الطاقم وطبعاً، القبلة الهوائية الأوروبية المضاعفة |
gramer dersi için teşekkürler. Sadece küçük bir düzeltmeydi, değil mi? bazılarının ki gibi . | Open Subtitles | شكرا على درس القواعد هذا إنه يبدو وكأنه حُدث موقعه كأن شخصا ما حركه للخارج |
Bir keresinde dördüncü sınıftayken, gramer kurallarına bilerek uymadığım için teneffüse çıkmama cezası almıştım. | Open Subtitles | تعرفون، مره في الصف الرابع كان علي أن أغيب لأني كسرت قوانين القواعد متعمداً |
Aslında, zayıf gramer ve berbat imlanın ardında mükemmel bir yazarın kalbi ve ruhu yatıyor. | Open Subtitles | فى الواقع ، خلف كونك سىء فى القواعد والهجاء أنامؤمنأنكتمتلكقلبوروحكاتبعظيم. |
İmla değişiyor, gramer uyduruk ve bir de gülen surat kullanmış. | Open Subtitles | نعم غير بناء الجملة القواعد سيئة ثم إستخدم التعبيرات؟ |
Kendisi gramer konularında biraz fazla takıntılı. | Open Subtitles | هو فقط يحكم كثيرًا على القواعد الإملائية |
Teknik olarak İngilizce olduğu halde, dili türetmişler bazı özel kelimeler ve yeni bir gramer yapısı ile. | Open Subtitles | على الرغم من الناحية الفنية الإنجليزية، تطورت اللغة لتشمل معين فريد المفردات والبنية النحوية. |
Bu özel söz dizimi, eşsiz gramer yapısı, belki de belli bir kültürel anlamı var. | Open Subtitles | هذا هو تركيب معين، البنية النحوية فريدة من نوعها، ربما تدل على الأهمية الثقافية . |
İlki gramer sorgusu. | TED | أولا، مشكلة القواعد النحوية. |
Mesajdaki gramer yapısı, | Open Subtitles | البنية النحوية في النص، و |
İlk olarak, bir gramer dersi vereceğim. | Open Subtitles | أولاً، سأعطيك درس بالقواعد |
gramer. | Open Subtitles | مجرد معاني كلمات |
Kont Olaf o vasiyeti yazmam için beni zorladı ve o gramer yanlışlarını eklemem için beni neredeyse öldürecekti. | Open Subtitles | ,لقد أرغمنى الكونت اولاف على كتابة الرسالة ولقد كنت أتألم لأقوم بكل تلك الأخطاء اللغوية |