"gurur duyduğunu" - Traduction Turc en Arabe

• فخور
• فخورة
• فخوراً
• فخورةٌ
• فخره
• انكِ فخوره

Geçen gün bana benimle gurur duyduğunu söyledi. "İyi birisin" dedi. Ama değilim.
أخبرني في يوم قريب أنّه فخور بي، وأنّي شاب طيّب، لكنّي لست كذلك.

Geçen gün bana benimle gurur duyduğunu söyledi. "İyi birisin" dedi. Ama değilim.
أخبرني في يوم قريب أنّه فخور بي وأنّي شاب طيّب، لكنّي لست كذلك

Onunla çok gurur duyduğunu ve bizimle çalışacağı için şanslı olduğumuzu söyledi.
وأراد إخباري كم هو فخور بها وكم سنكون محظوظون لو حظينا بها

Dur bir saniye, kadın öldüyse oğluyla gurur duyduğunu nereden biliyorsun?
انتظر دقيقة، اذا قام بقتلها، كيف تعرف انها كانت فخورة ؟

O odada benimle birlikte olduğu için ne kadar gurur duyduğunu söyledi ve topluluğumuzun koşullarını geliştirmek için birlikte çalışmak konusunda konuşmaya başladık.
واعترف أنه كان فخوراً لأنه كان معي في تلك الغرفة، وبدأنا نتحدث عن العمل معاً لنطور وضع مجتمعنا.

"Ama annemin benimle gurur duyduğunu bilmek herhangi bir ödülden çok daha değerli."
"لكن معرفة أن والدتي فخورةٌ بي تعني بالنسبةٍ لي أكثر من أي تاج".

Ben hiç iyi oynamasam da, babam hep topu atıp, koştuğum zaman benimle gurur duyduğunu söylerdi.
هذا لا يهم لكن والدي كان يقول دائما انه فخور بي حين ارمي كرة والحق بها

Seattle polis şefi dün gece polis memurlarıyla gurur duyduğunu müdahalelerinin arkasında olduğunu söyledi.
وليلة أمس صرح قائد الشرطة بأنه فخور برجاله وما فعلوه ودافع عن تصرفاتهم

Ağabeyim senden daha fazla şeye göğüs gerdi ve Konoha Shinobisi olduğu için gurur duyduğunu söyleyerek öldü.
أخي الأكبر تحمل فترة أطول وأقصى مما تحملت أنت ومات قائلاً بأنه فخور بكونه شينوبي من كونوها

Son 5 yıldır her ay, benimle ne kadar gurur duyduğunu söyleyen, bu kartpostalları yolladı.
كل شهر في آخر 5 سنوات يخبرني كم كان فخور بي

Babam ilk kez benimle gurur duyduğunu söylemişti.
وكانت هذه المرة الوحيده التي قال فيها ابي انه فخور بي

Onunla nasıl gurur duyduğunu, ...ne kadar kötü bir baba olduğundan dolayı duyduğun üzüntüyü.
كم أنت فخور به كم أنك آسف لأنك أب سيء سوف تقول له

Sonra da bana bir çek yazar ve benimle gurur duyduğunu söyler.
ثم يكتب لي شيكا حينها ويخبرني انه فخور بي

Ama telaffuz edebilseydi, benimle gurur duyduğunu duymak bile güzel olurdu.
لذلك من سيعلم ما إذا كان يستطيع قارئة الرواية لكن إذا كان يستطيع ذلك يكون الأمر لطيفا أن أسمع أنه فخور بي

Peki, mükemmel bir dünyada yaşasaydık, seninle gurur duyduğunu söylerdi.
في عالم مثالي لكانت ستقول لكِ كم هي فخورة بكِ

Ve bu gece kızıma buraya geleceğimi söylediğimde benimle gurur duyduğunu söyledi
..أما الليلة وعندما أخبرت ابنتي ..بأنني سأسلم نفسي ..قالت بأنها فخورة بي

Bu şehrin oraya giden çocuklardan ne denli gurur duyduğunu insanların bilmesini istiyoruz.
نريد أن يعلم الناس كم أن هذه المدينة فخورة بالشباب الذين ذهبوا للحرب.

Babam hep IT bölümüyle gurur duyduğunu anlatırdı.
قيل لي إنّ والدي كان فخوراً بقسم المعلوماتية بالتحديد

Babamın şu an benimle gurur duyduğunu sanmam.
لا أعتقد أن أبي سيكون فخوراً بي في هذه اللحظة.

Sizinle gurur duyduğunu bilmelisiniz.
يجب عليكِ أن تعرفي أنها فخورةٌ بما أصبحت عليه.

Senin tek başına Gracie adlı küçük kızı büyütmenden nasıl gurur duyduğunu anlatırdı.
و مدى فخره بتربيتك لهذه الفتاة جرايسى بطريقتك

Gerçekten benimle gurur duyduğunu söylemedin, değil mi?
انتي لا تقصدي فقط انكِ فخوره بي