Nefretle dolu kalbimin üzerine İsa'nın haçını taktım. | Open Subtitles | إنّي أرتدي صليب المسيح على قلبٍٍ ممتلئ بالكراهيّة. |
Sanırım artık babanın(Tanrı) haçını çıkartabilirsin. | Open Subtitles | أعتقد أنه بوسعك أن تنزعي صليب والدك الآن |
İsa'nın haçını yok edeceğine inanmamı mı istiyorsun? | Open Subtitles | هل تُريدين منى ان اصدق انكى ستقومين بتدمير صليب المسيح ؟ |
Bu partiye gitmelisin haçını da daha sonra ararız. | Open Subtitles | تحتاجين للذهاب إلى هذه الحفلة000 وسننظر في صليبك فيما بعد |
Eğer haçını tekrar görmek istiyorsan beni dikkatle dinlemeli ve doğru şeyi yapmalısın. | Open Subtitles | إذا كنت تريد رؤية صليبك مجدداً فمن الأفضل أن تستمع إلي وتفعلها بالشكل الصحيح |
Onun haçını taşıdığın sürece, burada bizimle olacak zaten. | Open Subtitles | طالما تحمل صليبه سيظل هنا معنا. |
haçını kocamın masasında buldum. | Open Subtitles | لقد وجدت صليبها بأحد أدراج زوجي |
Beş, altı, yakala haçını. | Open Subtitles | خمسة ستة إمسك صورة المسيح المصلوب |
Evet, evet ama hatta o muhteşem istihbarat haçını bile alabilirsin, değil mi? | Open Subtitles | نعم، نعم، ولكن أنتِ تعلمي أنكِ قد تحصُلين حتى على صليب المخابرات المميز، أليس كذلك؟ |
"Tanrının haçını gör. Defol düşman güç. | Open Subtitles | شاهد صليب الرب انتهت قوّتك المعادية |
Affımı minnettarlıkla kabul eden ve aynı, isyanlarından önce olduğu gibi bana sadık olacak olan halkımın, şimdi Aziz George'un haçını taşıması benim için bir onurdur. | Open Subtitles | انه ليشرفني ان يحمل هؤلاء الرجال صليب القديس جورج والذين قبلوا عطاياي بامتنان ووافقوا على كونهم رعايا مخلصين ، |
Üstüne üstlük kaçığın biri Cal'in haçını aldı | Open Subtitles | وعلىرأسذلك، أخذ أحد المخابيل صليب (كالان). |
Kurbanın haçını baş aşağı çevirmiş. | Open Subtitles | قلب صليب الضحية راسا على عقب |
- George'un haçını çaldı. | Open Subtitles | -لقد سرق صليب (جورجيس ) |
Birleşik Devletler Başkanı, Komutan Stone Hopper'a gösterdiği büyük kahramanlıktan dolayı Donanma haçını vermekten şeref duyar. | Open Subtitles | رئيس الولايات المُتّحدة يُبدي عظيم سروره بتقديم وسام "صليب البحريّة"... إلى القائد (ستون هوبر)، وفاءً لعمله البطوليّ الاستثنائيّ. |
- Bir kılıç getir ve haçını da yok et. | Open Subtitles | إجلب سيفاً وتخلى عن صليبك |
haçını geri veriyorum. | Open Subtitles | أنا أعيد لك صليبك |
- Bir kılıç getir ve haçını da yok et. | Open Subtitles | إجلب سيفاً وتخلى عن صليبك |
Senin haçını çalan kişi. | Open Subtitles | من لديه صليبك. |
Rica ediyorum şunun haçını çıkar, sonra da Vatikan'a bırakıver. | Open Subtitles | {\pos(190,240)}هلّا قمت بمعروف لنا؟ {\pos(190,220)}خذ صليبه وأعده إلى (الفاتيكان) |
Ig, haçını bana tamir ettirecek kadar hoşlanmışsın işte. | Open Subtitles | (أيغ)، أنتَ مُعجب بها بما يكفي لتجعلني أُصلح صليبها |
Onun haçını tamir eden bendim. | Open Subtitles | أنا الذي أصلحتُ صليبها |
Hemen kap haçını! | Open Subtitles | إمسكي صورة المسيح المصلوب |