"hak iddia" - Traduction Turc en Arabe

    • المطالبة
        
    • مطالبة
        
    • يطالب
        
    • أحقية
        
    • المطالبين
        
    • حقه في
        
    Çok uzun süre önce terkedip gittiğim birşey üzerinde nasıl hak iddia edebilirim? Open Subtitles لكن كيف يمكنني المطالبة بشيء تخليت عنه منذ فترة طويلة جداً؟
    Eğer gemide sağ birisi varsa hak iddia edemessin. Open Subtitles السفينة على حى أحد من كان إن بها المطالبة يمكنك لا
    Peki bir hayır kurumuna düzenli bağış yapıyorsanız bu kurumun mirasınız hakkında hak iddia edebileceğini biliyor muydunuz? TED وهل تعلمون بأنه لو كنتم تتبرعون بشكل منتظم لمؤسسة خيرية قد يكون لدى هذه المؤسـسة الأسباب لتقديم مطالبة على ممتلكاتكم؟
    Çocuk onun piçi ve hiçbir hak iddia edemez. Sakin ol, efendim. Open Subtitles الطفل هو ابنها الغير شرعي وليس له مطالبة عليهم
    - hak iddia edebilecek kaldı mı ki? Open Subtitles هل هناك احد أخر ليحاول أن يطالب بها؟ محتمل
    Rusların 2007'de Kuzey Kutbu'ndaki tartışmalı deniz yatağında hak iddia etmek için yaptığı girişim rakip ülkeleri çok kızdırdı. Open Subtitles هذه المحاولة الجريئة من الروس لإنتزاع أحقية قعر البحر في القطب الشمالي سنة 2007 أشعلت الحقد بين الدول المتنافسة
    Çok fazla hak iddia eden olduğunu duydum. Open Subtitles هناك العديد من المطالبين, قد سمعت.
    Bana kudretli aslanın kızkardeşinin taç üzerinde hak iddia ettiği söylendi. Open Subtitles سمعت أن أخت الأسد القوي تعارض حقه في العرش
    Unutma, ne olursa olsun ırksal hak iddia etme iznin yok. Open Subtitles تذكر، مهمـا يحدث، أنت لا تستطيع المطالبة بالفتاة من عرقك.
    Siz de kanınızın, altınımız üzerinde hak iddia edeceğini mi düşünüyorsunuz? Open Subtitles وتشعر أن دمك يمنحك حق المطالبة على الذهب الذي لدينا؟
    Çocuk eve gitmek istediğine göre asıl sen onun üzerinde hak iddia edemezsin. Open Subtitles الفتى يودّ العودة لدياره، لذا لا تحقّك المطالبة به.
    New York'a dönüp üzerimde hak iddia ederek beni Charleston'a geri götürecek miydi? Open Subtitles هل سيعود إلى نيويورك ويحاول المطالبة بي؟
    Başka kim o paranın üzerinde hak iddia edebilir? Open Subtitles من لديه شيء آخر ل المطالبة على هذا المال؟
    Sonra bir gün tapu memurunun, "Arazi vacuum domicilium yoluyla bizimdir." demesiyle hak iddia ettik. Open Subtitles ثم في من الأيام وضعنا مطالبة في سجل الأراضي قائلين الأرض لنا بأفراغ المنازل
    Başka kim paranın üzerinde hak iddia edebilir? Open Subtitles الآن، والذي يمكن أن يكون آخر مطالبة على المال؟
    Mirasta da parada da hiçbir hak iddia edemezdi. Open Subtitles لم يكن لديهم أي مطالبة على أي أموال.
    Müşteriniz babasının hesabında hak iddia ediyor, ama pasaportu yok ve kimliğini kanıtlayamıyor. Open Subtitles عميلك يطالب بحساب والده إلى الآن لا يوجد عنه جواز سفر
    Her iki gemi de "Theseus'un Gemisi" ünvanında hak iddia ederdi ama yalnızca bir tanesi gerçeği olurdu. TED وكلاهما يطالب بلقب "سفينة ثيسيوس". ولكن إحداهما فقط يمكن أن تكون هي الحقيقية.
    Verdiği karar ise, geçmiş üzerinde hak iddia etmek. Open Subtitles وقد قرر أن يطالب بماضيه
    Dünya ulusları, hiçbir ülkenin Antarktika üstünde hak iddia edememesi ya da petrol ve maden aramaması konusunda anlaştılar. Open Subtitles صادقت أمم الدنيا على عدم أحقية أيّ دولةٍ بأنتاركتيكا، أو التنقيب عن نفطها أو معادنها
    Bir çok kişinin hak iddia ettiğini duydum. Open Subtitles هناك العديد من المطالبين, قد سمعت.
    Bana kudretli aslanın kızkardeşini taç üzerinde hak iddia ettiği söylendi. Open Subtitles سمعت أن أخت الأسد القوي تعارض حقه في العرش

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus