| Yarın akşam Hakeem'in yeni kız arkadaşı Tiana'ya aileye hoş geldin yemeği düzenliyorum. | Open Subtitles | سأدعوا العائلة للمنزل غدا على شرف صديقة حكيم للترحيب بها بالعائلة |
| Yarın akşam Hakeem'in yeni kız arkadaşı Tiana'ya aileye hoş geldin yemeği düzenliyorum. | Open Subtitles | سأدعوا العائلة للمنزل غدا على شرف صديقة حكيم للترحيب بها بالعائلة |
| - Jamal'a her ne yaparsan yap asla Hakeem kadar büyük olamayacak. | Open Subtitles | -مهما تفعلين مع جمال فمطلقا لن يصل لمستوى حكيم |
| Bay Hanna, sahte karakteriniz, Hakeem Fayed bugün e-mail aldı. | Open Subtitles | سيد " هانا " عضوك المتخفي " حكيم فايد " كان يتصل عبر البريد الالكتروني |
| Gittiğin yönü neden bu kadar merak ediyorsun Hakeem? | Open Subtitles | لماذا أنت مهتم جداَ في أي اتجاه نافر " حكيم " ؟ |
| Hayır Hakeem, fidye için değil. | Open Subtitles | كلا " حكيم " ليس مقابل فدية تبادل سجين ؟ |
| Seni severim Hakeem. Sam. | Open Subtitles | فيما لا تزال لديك فرصة أتدري أنني أحبك " حكيم " " سام " |
| Hakeem'in şarkı söylemesine şaşırdım. | Open Subtitles | يفاجئوني أن حكيم يؤدي عرضاً الان |
| Bu yıl iki oğlum, Hakeem ve Jamal Lyon yeni albümlerini çıkarıyorlar! | Open Subtitles | هذه السنة, إبنايَ الإثنان (حكيم) و (جمال ليون) سيطرحون جميعهم ألبومًا جديدًا |
| O video çıktığından beri herkes Hakeem'in performansını görmek istiyor. | Open Subtitles | (الجميع يودّ رؤية أداء (حكيم منذ أن رُفع ذلك الفيديو |
| - Jamal'a her ne yaparsan yap asla Hakeem kadar büyük olamayacak. | Open Subtitles | -مهما تفعلين مع جمال فمطلقا لن يصل لمستوى حكيم |
| Camilla, benim, Hakeem. Aç telefonunu. | Open Subtitles | كاميلا , هذا انا حكيم , ردي علي يا امي |
| - Nakaratı tam halledemedim. - Hakeem, umrumda değil. | Open Subtitles | لا يمكنني ضبط المقدمه - حكيم , انا لا اهتم - |
| Hakeem Olajuwon'ın NBA finallerinde oruç tuttuğunu biliyor muydun? | Open Subtitles | هل كنت تعلم أن "حكيم عليوان" صام خلال نهائيات كرة السلة؟ |
| Hakeem'le Tiana birlikte mi olmuşlar? | Open Subtitles | هل حكيم و ثيانا على علاقة ؟ |
| - Kardeşin Hakeem Laviticus'ta ortalığı yıktı geçti. | Open Subtitles | -فقط اتركيني و شأني، مفهوم ؟ (أخوك حكيم تألق في ( اللافيتيكوس |
| Hakeem iyi ama sen daha yeteneklisin. | Open Subtitles | حكيم جيد لكنك أكثر موهبة |
| Ve Hakeem'in single'ı ortalığı yıkıp geçiyor. | Open Subtitles | - و عجبي ! -و أغنية حكيم تتألق |
| Öncelikle, bana Hakeem de, Sam değil. | Open Subtitles | أولاَ أدعوني " حكيم " وليس " سام " |
| Tamamdır Sam. Hakeem bizim işimize çok yarayabilir. | Open Subtitles | " حكيم " قد يكون مفيداَ جداَ لنا |