Şimdi hakimi, tekrar çocuklarını görebilecek kadar dengeli olduğuna ikna etmemiz gerekiyor. | Open Subtitles | الآن، يجب أن نقنع القاضي على إنّكِ .مُستقرة لأجل الحصول زيارة مُجدداً |
Eğer o hakimi bana bulmazsan herkesin bunu bildiğinden emin olurum! | Open Subtitles | وسأحرص على أن يدري الجميع بذلك إذا لم توصلني لذاك القاضي |
Öyleyse belli ki pazartesi ilk iş hakimi buraya getirmek olacak. | Open Subtitles | أول شيء، يوم الاثنين، يجب أن يحضر .القاضي هنا لعقد جلسة استماع |
Comeliau soruşturma hakimi olarak size sunulan kaynaklara rağmen Parisli kadınların neden hâlâ bu adamın tehdidiyle yaşadıklarına dair bir açıklama getirmenizi istiyorum. | Open Subtitles | كـ قاضي للتحقيق, اريد منكم ان تشرحوا لماذا على الرغم من الموارد المتاحة لكم الفتاة في باريس لا تزال تخاف من ذلك الرجل |
Acımasız Ming, evrenin tartışmasız hakimi Flash Gordon'a bir Mongo krallığı teklif ediyor. | Open Subtitles | مينج القاسى حاكم الكونِ يعْرض على جوردن مملكة من مونجو لكى تصبح ملكه |
Neden seçkin avukatlarınız, hakimi ve jüriyi ikna edemedi? | Open Subtitles | لما لا يستطيع فريق محاموك ذوو الاسعار العالية ان يقنعوا القاضي وهيئة المحلفين؟ |
İyi, o zaman hakimi arıyorum. Bu hapse gidiyorsun demektir. | Open Subtitles | إذاً يجب علي مكالمة القاضي وهذا يعني أنك ستذهب إلى السجن |
Bak, hava berbat. hakimi bu akşam görmeye gitmek zorunda mısın? | Open Subtitles | أنظري، الجو سيء، أيجب عليكِ أن تقابلي هذا القاضي الليله؟ |
Fakat düşündüm ki,hakimi gücendirmek o anda bizi dezavantajlı konuma sokabilirdi. | Open Subtitles | هل هذا دليل على التحرش؟ هذا سيؤثر على صورتك سلبا أمام القاضي |
hakimi, Beyrut'da sıcak saatler yaşanırken Suriyeli bir şirketin Fransa'ya silah soktuğuna ikna etmiş. | Open Subtitles | أقنعَ القاضي بأنها شركة سورية تُستَعملُ لتَسْليح فرنسا يملك أشياء حارة في بيروت |
Annem Ben'i hapishaneden çıkarmaya yardım etmeyeceği için yeninli beyanda ismi geçen hakimi bulmak istiyorum. | Open Subtitles | طالما أن أمي لن تساعد في اخراج بين من السجن أريد أن أجد القاضي الذي وقع على الشهادة |
hakimi ikna eder etmez, mahkeme celbi çıkartacağım onu nezarete geri tıkacağım ve orospuyu, birinin neden onu öldürmeye çalıştığını bize söyleyene kadar terleteceğiz. | Open Subtitles | بمجرد حصولي على موافقة القاضي سأحصل على مذكرة وأرجعها للسجن مجددا |
Anayasa Mahkemesi hakimi gibi bir şey. | Open Subtitles | قاضي في المحكمة العليا أو شيء من هذا القبيل |
Çünkü kardeşin, federal bir hakimi infaz ediyor ve ne olursa olsun, sen de bir suç ortağı olacaksın. | Open Subtitles | لأن أخيك على وشك إعدام قاضي فيدرالي، وبغض النظر عما يحدث، ستكون متواطىء. |
Christian özellikle bi yazarı severdi, Carl Huntz, bölgesel bir hakimi öldürmek suçundan idam edilen bi adam. | Open Subtitles | كريستيان كان مغرم كلياً بالمؤلف كارل هانتز الذي أُعدم بواسطه الحكومة الفيدرالية لقتله قاضي المحكمة الجزئية |
- Artık Goril Şehri'nin hakimi benim. Tüm goriller emirlerime uyacak. | Open Subtitles | الآن أنا حاكم مدينة الغوريلا وكل الغوريلات ستنفذ أي أمر أمليه |
Şunu söylemek isterim ki babam Federal Yargı hakimi'ydi. | Open Subtitles | أردت فقط أن أقول هذا، لقد كان أبى أحد قضاة المحكمة الإتحادية، لذا ، أعتقد أننى أعرف كيف هو شعورك. |
Christian özellikle bi yazarı severdi, Carl Huntz, bölgesel bir hakimi öldürmek suçundan idam edilen bi adam. | Open Subtitles | كريستيان) كان مولعًا بشكل خاص) ،)بكتاب "أوثر" لـ(كارل هانتز ،والذي أعدمته السلطات الفيدرالية لقتله قاضٍ محكمة جزئية |
Değiştirdikleri anda, hakimi arayıp sözlü arama emri çıkartacağız. | Open Subtitles | إن غيّروا الخطة سنتصل بالقاضي الذي سيصدر مذكرة شفهية |
Eyalet hakimi, cezanı onayladı. | Open Subtitles | الحكم صدر من القاضى ذو الشأن المحترم فى الولايه. |
Tek yaptığım sorularını yanıtlamaktı. S.ktiminin hakimi. | Open Subtitles | اسمع، كل ما فعلته هو الرد على أسئلة وهو قاض |
Gidip bir hâkimi çağırıp ona ne yapacağını söyleyemem. | Open Subtitles | لا يمكن أن أستدعى قاضياً لأملي عليه عمله |
hakimi mi görmek istyorsun yoksa onları bulmamda yardım edecek misin? | Open Subtitles | أتريد الذهاب للقاضي , أم تريد أن تساعدني في إيجادهم ؟ |
Eğer evcil hâkimi kirliyse, üzerinde kullanabiliriz. | Open Subtitles | اذا كانت قاضيته المفضله قذره يمكنني ان استخدم ذلك ضده |
İnsan, insanın hakimi oldu. | Open Subtitles | لأنه لم يكن يعرف الضياء الذى أنزله الله فى تشريعاته الإنسان يتولى السلطان بعد الإنسان |
Sulh hâkimi Servius Placidus. | Open Subtitles | (تريبون سيرفاس كلاسيدوس) |