Ki umurumda değil; çünkü benim hakkımda değil. | Open Subtitles | وهو لا يثير اهتمامي جداً لأنه لا يتعلق بي |
Ama bunların hepsi yalnızca benim hakkımda değil. | Open Subtitles | و لكن كل هذا لا يتعلق بي فقط |
Bu benim hakkımda değil. | Open Subtitles | هذا الأمر لا يتعلق بي فقط |
Ama bu benim hakkımda değil. | Open Subtitles | ولكن هذا ليس بخصوصي |
Başkaldırmayı idare edebilirim ama bu, bu benim hakkımda değil. | Open Subtitles | يمكنني التعامل مع العصيان لكن هذا ليس بشأني |
Bu konuşmayı daha önce yapmıştık. Bu terapi benim hakkımda değil. | Open Subtitles | لقد خضنا هذه المحادثة من قبل ، العلاج النفسي ليس حولي |
Yani onunla konuşabilirsin ama benim hakkımda değil. | Open Subtitles | أعني، يمكنك التحدث معها ولكن ليس عني |
Benim hakkımda değil. | Open Subtitles | الأمر لا يتعلق بي |
Bu benim hakkımda değil Jamie. | Open Subtitles | -الأمر لا يتعلق بي يا (جايمي ) |
- Benim hakkımda değil. | Open Subtitles | -هذه المرة ليس بخصوصي |
Benim hakkımda değil. | Open Subtitles | نعم ليس بشأني فحسب |
Bu benim hakkımda değil. | Open Subtitles | هذا ليس حولي . |
Her neyse. Bu benim hakkımda değil, senin hakkında. | Open Subtitles | على اي حال , هذا الامر ليس عني , هذا الامر يخصك انتي . |
Benim hakkımda değil. Cleveland'daki insanlar hakkında. | Open Subtitles | الامر ليس عني بل عن الأشخاص في كليفلاند |