hakkında çok şey duyduğum efsanevi okul yönetim kurulu karşısındayım. | Open Subtitles | أرى بأنني بمواجهة مع مجلس الإدارة الأسطوري الظريف الذي سمعت الكثير عنه |
hakkında çok şey duyduğum şahıs bu. | Open Subtitles | هاهو الرجل الذي سمعت الكثير عنه |
Ama çok yararlı oldunuz, onu teröristlerin elinden kurtardınız ve hakkında çok şey duyduğum patronunuzla tanışmama imkan sağladınız. | Open Subtitles | ومع ذلك، أثبتِ أنّكِ مفيدة إلى حد ما، إنقاذه من إرهابيّي الخصوصية المضلّلين أولئكِ، والترتيب بحيث يمكنني لقاء رئيس عملكِ الذي سمعت الكثير عنه. |
İşte hakkında çok şey duyduğum kız. | Open Subtitles | الفتاه التي سمعت عنها الكثير |
- hakkında çok şey duyduğum kahve. | Open Subtitles | قهوة - لقد سمعت عنها الكثير |
Şey, önce hakkında çok şey duyduğum kızarmış hamur tatlılarında denemek istiyorum. | Open Subtitles | أولا أريد أن أجرب "الكعك المسطح" الذي سمعت الكثير عنه... |