Yani bana söylese bunun hakkında birşeyler yapabilirdim. | Open Subtitles | لو أنها أخبرتني لربما فعلت شيئاً حيال ذلك |
Bunun hakkında birşeyler yapmalısın. Bu kamu sağlığı meselesi. | Open Subtitles | ستفعل شيئاً حيال هذا,فهذه مشكلة صحّة عامة |
Telefonda bunlar hakkında... birşeyler bildiğini söylemiştin. | Open Subtitles | فى الهاتف اخبرتينى إنكِ تعرفى شيئاً حول كل هذا |
Dev bir güve hakkında birşeyler mi söylemiştin? | Open Subtitles | هل قلتِ شيئاً حول العثة العملاقة؟ |
Evlat, sana Chen hakkında birşeyler anlatmanın zamanı geldi sanırım. | Open Subtitles | يبدو بأنّني يجب أن أخبرك بشيء ما عن سيدي تشين |
Yani konu hakkında birşeyler biliyor, uzunluğu biliyor. | TED | لذلك فهو يدرك شيئا عن الموضوع ، ويعرف طولها. |
Bu da bize bildiğimizi sandığımız şeylerden biri hakkında birşeyler söylüyor. | TED | ولكنها أيضاً تخبرنا شيئاً عن أحد هذه الأشياء التي نعتقد أننا نعرفها |
Fakat bunun hakkında birşeyler yapmak için çok geç değil. | Open Subtitles | لكنه ليس متأخرًا جدًا لفعل شيئاً حيال ذلك |
Arkadaşım da kuyruğunu kıstırarak oradan uzaklaşmış, ve altı ay sonra tekrar patronuna dönmüş ve bu sefer: daha önce söylendiği gibi "Burma'daki insan hakları hakkında birşeyler yapalım." | TED | فعاد صديقي أدراجه خائباً، بعدها بستة أشهر، عاد مجدداً إلى مديره، فقال له هذه المرة: فالنفعل شيئاً حيال حقوق الإنسان في بورما،" كما قال قبل ذلك. |
İnsan doğası hakkında birşeyler öğrenmek. | Open Subtitles | لنتعلم شيئاً حول الطبيعة البشرية |
Senin dizayn hakkında... birşeyler bildiğini söylüyor. | Open Subtitles | إنها تتدعى... شيئاً حول التصميم |
Size, Bay Saunders hakkında birşeyler sormama izin verin. | Open Subtitles | دعيني أسألكِ شيئاً حول السيّد (سوندرز) |
- Bu polisler, bugün bizim eve gelmişler ve bedenim üzerinde ülkeye acayip bir hastalık getirdiğim hakkında birşeyler söylemişler. | Open Subtitles | -هؤلاء الشرطيون جاؤوا الى منزلى قالوا شيئاً ما عن إستغلالى لإحضار مرضٍ ما للدولة |
Bilmiyorum, ruhlar hakkında birşeyler... Ve kader. | Open Subtitles | ... لا أعرف شيئاً ما عن الآرواح و القدر |
Sanıyorum bize, yaşadığımız insan zamanı hakkında birşeyler söyleyebilirler. | TED | حسنا، يمكنها أن تخبرنا شيئا عن الزمن البشري. |
Ve önümüzdeki birkaç dakika içinde sizleri fiziğin bize pazarlama hakkında birşeyler öğretebileceğine inandıracağım. | TED | وسأقضي الدقائق القليلة القادمة محاولا إقناعكم بأن الفيزياء يمكن أن تعلمنا شيئا عن التسويق. |
Bu dışarı çıkmalar ve itaatsizlikler hakkında birşeyler biliyor olmalısın. | Open Subtitles | لا بد أنك تعرفين شيئاً عن سبب خروجها, عن سبب هذا التمرد |
Ben yarışanlara bakacağım. Volkanlar hakkında birşeyler öğrenmeye çalışın. | Open Subtitles | سأتفحص المسابقة وحاولي تعليمهم شيئاً عن البراكين |