"hakkında konuşuyorlardı" - Traduction Turc en Arabe

    • يتحدثون عن
        
    • يتحدّثون عن
        
    • يتحدثان عن
        
    • كانوا يتحدثون حوله
        
    • الكلام عنه
        
    Bir daire içinde oturmuş, köy için hedefleri hakkında konuşuyorlardı. TED حيث كانوا يجلسون في دائرة, يتحدثون عن أحلام القرية.
    Sanırım Edmond Zuwanie hakkında konuşuyorlardı. Open Subtitles أعتقد أنهم كانوا يتحدثون عن إدموند زوانى
    Haberlerde, radyasyon zehirlenmesi hakkında konuşuyorlardı. Open Subtitles لقد كانوا يتحدثون عن التسمم الاشعاعي في الأخبار
    Çocuk ve diğeri banyoda tünel hakkında konuşuyorlardı. Open Subtitles لقد كانوا يتحدّثون عن ذلك الفتى والشخص الآخر في دورات المياه
    Bu sabah onu telefonla konuşurken duydum, ve biriyle buluşacak.Mona hakkında konuşuyorlardı. Open Subtitles لقد سمعته يتحدث في الهاتف هذا الصباح، وسيلتقي بشخصٍ ما كانوا يتحدّثون عن (مونا)
    Pasaportlar hakkında konuşuyorlardı. Sonra birlikte çıktılar. Open Subtitles لقد كانا يتحدثان عن جواز سفر و بعد ذلك خرجا سوية
    Ne hakkında konuşuyorlardı? Open Subtitles ما ألذي كانوا يتحدثون حوله ؟
    Onun hakkında konuşuyorlardı. Open Subtitles لآنهم إعتادوا الكلام عنه
    Bazı öğrenciler sizin sınıfınız hakkında konuşuyorlardı. Open Subtitles بعض التلاميذ كانوا يتحدثون عن صفك الدراسي
    Notlarda... Onlar şey hakkında konuşuyorlardı... "Eşi benzeri görülmemiş organ ve doku yenilenmesi" Open Subtitles كانوا يتحدثون عن إعادة تجدد الخلايا المتضررة
    Keşişler Iona hakkında konuşuyorlardı. Rüyamda oranın yıkıldığını gördüm. Open Subtitles "الرهبان كانوا يتحدثون عن "آيونا و أنا حلمت أنها تدمرت
    Havale hakkında konuşuyorlardı. Open Subtitles تعرف بأنهم كانوا يتحدثون عن النقل؟
    Evet, ama şu doktor hakkında konuşuyorlardı. Open Subtitles أجل، لكنهم كانوا يتحدثون عن ذلك الطبيب
    Örnek olarak, bilmiyorum bunu duydunuz mu, bir süre önce Amerikada bulunan Müslüman bir aile uçakta yerlerine doğru ilerlerken uçakta oturulacak en güvenli yer hakkında konuşuyorlardı. TED مثلا, لا أعلم إذا سمعتم بها , قبل فترة قصيرة في أمريكا , كان هناك أسرة مسلمة تمشي في ممر في طائرة يتحدثون عن أكثر مقاعد الطائرة أمانا .
    Irak'ın işgali hakkında konuşuyorlardı, ve Rumsfeld'e bir soru soruldu. "Burada ölülerimizin sayılarını duyuyoruz, ama onların ölüleri hakkında hiçbir şey duymuyoruz, neden? TED كانا يتحدثان عن الغزو الأخير للعراق، و سُئِلَ رامسفيلد : "حسنا، نحن نسمع عن عدد جثث جنودنا، ولكن لا نسمع عن عدد جثثهم على الإطلاق، لماذا؟"
    Ailem bu konu hakkında konuşuyorlardı. Open Subtitles كان والدي يتحدثان عن الامر
    - Ne hakkında konuşuyorlardı? Open Subtitles ما الذي كانوا يتحدثون حوله ؟
    Onun hakkında konuşuyorlardı. Open Subtitles .... لآنهم إعتادوا الكلام عنه

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus