Ve olay yeri inceleme tesisi süpürdü. halıların hiçbiri maktulde bulunan dokularla uyuşmuyor. | Open Subtitles | ولقد قامت وحدة مسرح الجريمة بفحص المكان ولا شيء من السجاد يطابق الألياف |
"Bütün gün halıların üzerinde uyuyordu, ben de ona gasp edildiğimi söyledim." | Open Subtitles | انه ينام طيلة النهار على كومة من السجاد لذلك فقد أخبرته بأنني سُرقت |
Gözle görülebiliyor ama halıların pürüzsüz kalmasını sağlıyor, bu da Jess'in hoşuna gidiyor. | Open Subtitles | جيس، تحبهم، لكن، كما تعلم بسبب أنها تبقي السجاد ناعم الملمس لكن، باستطاعك أن تراهم |
Ona halıların kralı diyorlar. Reklamda bile oynadı. | Open Subtitles | يسمونه ملك السجاجيد حتى إنه يظهر في الإعلانات |
Halılarınızı gıcır gıcır tutmak için halıların Büyücüsü Dutch'ı arayın | Open Subtitles | ♪ لتحافظوا على سجاجيدكم نظيفة ومرتبة ♪ ♪ إتصلوا بـ(داتش) ساحر السجاجيد ♪ |
Ben halıların Büyücüsü Dutch'ım. | Open Subtitles | ♪ أنا (داتش) ساحر السجاجيد ♪ |
Benim halıların altından ve perdelerin arkasından fırlayan gizli servisim var. | Open Subtitles | لدي الخدمة السريةي يمزقون السجاد الستائر |
halıların ne kadar pahalı olduğundan haberin var mı, Charlie? | Open Subtitles | أليس لديك أيّ فكرة عن مدي غلاء "السجاد"؟ |
Önce yiyeceğiz, halıların altına sonra bakacağız. | Open Subtitles | سنأكل ثم نمزق السجاد |
Önce yiyeceğiz, halıların altına sonra bakacağız. | Open Subtitles | سنأكل ثم نمزق السجاد |
halıların Büyücüsü Dutch'ı arayın... | Open Subtitles | ♪كلموا (داتش)، ساحر السجاجيد♪ |