"haline gelir" - Traduction Turc en Arabe

    • تصبح
        
    • يصبح
        
    Ve neden sadece bir kimlik etrafına bir tel koyup onu özel mülkiyet ilan edince zenginlik haline gelir? Open Subtitles وما السبب في أنها لا تصبح فقط ثروة عندما بعض الكيانات يضع سياجا حولها و يعلن انها ملكية خاصة؟
    iki kanser hücresi dört kanser hücresi haline gelir ve nihayetinde kontrolsüz tümör büyümesine sahip oluruz. Tümör Tedavi Alanları, bu uzay istasyonunda TED وهذا تماما كيف خلية سرطان واحدة تصبح خليتي سرطان وخليتا سرطان تصبحان أربع خلايا سرطان وفي النهاية لدينا انتشار ورم.
    Uzun bir anlatıda yaşayan özbenlik ve AN ı deneyimleyen özbenlik bir bütün haline gelir. TED النفس التي تعيش في القوس السرد الطويل والنفس التي تمر بالخبرات في الوقت الحالي تصبح واحدة.
    Eğer bağlanırsan ya da odaklanamazsan, imdat, pırıltı içinde bir kurtuluş haline gelir. Open Subtitles إذا تعرضتِ للتعلّق أو فقدتِ تركيزكِ فإن الإنقاذ يصبح إنعاشًا في غمضة عين.
    Bir çaydanlığa koy, çaydanlık haline gelir. TED و حين وضعها في إبريق شاي ، يصبح الماء إبريق الشاي.
    dedi. Yüzlerce küçük çocuğun beşer parça çöp topladığını düşünsenize, kampınız hemen tertemiz bir yer haline gelir. TED لديك مائتي فتى وكلُُ منهم يجمع خمس قطع، وبعد وقت قليل جدا يصبح المخيم أكثر نظافة.
    Kimin ailesi bu savaşı kazanırsa o baskın bakteri haline gelir. TED أيًا كانت العائلة الرابحة لتلك المعركة تصبح البكتريا المهيمنة.
    Ancak Çin dışında, Amerika'dan geldiğinde yapılacak doğru politik şey ve kişisel özgürlüğü ihlal edip etmediği büyük bir sorun haline gelir. TED لكن خارج الصين، في أمريكا، تصبح قضية كبيرة من الأمر السياسي الصحيح للقيام به وإذا كان ذلك انتهاك لحرية الفرد.
    Hayattaki çoğu şeyler gibi cinayet alışkanlık haline gelir. Open Subtitles وكباقى الأشياء فى الحياة, تصبح الجريمة عادة
    Metali presin altına kaydırın... ama çok dikkatli olun, yoksa parmaklarınız... çaydanlığın bir parçası haline gelir. Open Subtitles اطوي المعدن تحت المكبس و ابقى منتبها حتى لا تفقد أصابعك و تصبح مع أبريق الشاي
    Yılın bazı dönemlerinde mevsimlik değişimler, akıntıları besin açısından zenginleştirir ve deniz tepesinin çevresindeki sular bir plankton çorbası haline gelir. Open Subtitles في أوقات معينة في السنة، التغيرات الفصلية تتسبب في وفرة التيارات المائية بأنواع المغذيات و بالتالي تصبح المياه حول الجبل البحري
    Farkına vardığında bir kişinin planı altı kişinin planı haline gelir. Open Subtitles الآن فقط تكون مدركاً له الخطط لواحد تصبح خططاً لستّة
    Ve Costa Luna onun kişisel krallığı haline gelir, ülkenin kraliyet ailesi anı olarak kalır. Open Subtitles وكوستا لونا سوف تصبح مملكته الشخصية مع حقيقة العائلة الملكية فقط ذكرياتها
    İlgi için yarışmayı durdurabilirsek iş birliği için internet harika bir yer haline gelir. TED لو استطعنا التوقف فقط عن المنافسة من أجل الانتباه، يصبح الإنترنت مكانًا رائعًا للعثور على المتعاونين.
    Bir bölümde, bir balinanın penisinin derisi bir mürettebat için koruyucu giysi haline gelir. TED في أحد الفصول، جلد قضيب الحوت يصبح رداءاً واقياً لأفراد الطاقم.
    Sadece kırk yılda bir, öyle olağanüstü bir televizyon olayıyla karşılaşırız ki ortak mirasımız haline gelir. Open Subtitles نادراً ما نتشرف بتجربة حدث تلفزيوني، استثنائي، لدرجة أن يصبح جزءاً من تراثنا المشترك.
    Daha önce alınmış nanitlere eklenerek sinaptik ağın bir parçası haline gelir. Open Subtitles يصبح جزء من شبكة اجمالية، مضاف إلى نانويت إستلم سابقا
    Ama alaca karanlıkta plato çok daha tehlikeli bir yer haline gelir. Open Subtitles لكن عند الغسق ، يصبح السهل مكان أكثر خطورة.
    Kendi haklarını savunamayan bir çocuk hiçbir hakkı savunamayan biri haline gelir. Open Subtitles الصبي الذى لا يصمد ليدافع عن نفسه يصبح رجلاً لا يصمد للدفاع عن أي شيء
    Bazen, mutsuzluk hayatınızın öyle büyük bir parçası haline gelir ki... Open Subtitles في بعض الاوقات يصبح الألم جزء كبير من حياتك

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus