Hapishane müdürü seninle konuşmak isiyor, ayağa kalk. | Open Subtitles | يريد آمر السجن للتحدث معكم .لذا قفوا على قدميكم |
Hapishane müdürü seninle konuşmak isiyor, ayağa kalk. | Open Subtitles | يريد آمر السجن للتحدث معكم .لذا قفوا على قدميكم |
Hapishane müdürü şu anda öteki telefonda. | Open Subtitles | معى آمر السجن على الهاتف الثانى. |
Ben, Bay Norton, Hapishane müdürü. Sizler ağır suç mahkûmlarısınız. | Open Subtitles | أنا السيد نورتون مدير السجن وأنتم مجرمين تمت أدانتهم |
Hapishane müdürü bir şeyler biliyor. İptal etsek iyi olur. | Open Subtitles | يعرف المراقب شيءاً من الأفضل أن نلغي الهروب |
Vitamin ilaçları, Bay Hapishane müdürü. | Open Subtitles | آه، حسنا، انها فيتامينات، سيدي ضابط السجن. |
Bugün, seni ceza ile tehdit edecek Hapishane müdürü değilim. | Open Subtitles | اليوم أنا لست مأمور السجن الذي ستعمل يهددك مع العقاب. |
Hapishane müdürü sizi görmek istiyor. Birazdan burada olur. | Open Subtitles | رئيس السجن يريد أن يراك أولاً سيكون هنا خلال دقيقة |
Bir tanesi kurbanları tutuklayacak ama sadece tutuklama yapacak diğerleri kurbanı kamplara götürecek ama görünen sadece makinistler olacak biri kurbanları hapse atacak ama görünen sadece Hapishane müdürü olacak. | Open Subtitles | أحدهم سوف يعتقل الضحايا هناك فقط سجن بسيط الآخرون سوف يأخذون الضحايا الي معسكرات ولكنهم فقط سائقوا قطارات الضحايا سيسجنهم واحد لكنه هو آمر السجن |
Bu düzen, Hapishane müdürü işin içinde olmasa kurulamaz. | Open Subtitles | لم نكن سنتورط من دون علم آمر السجن. |
Hapishane müdürü Joe Reagan'dı. Köfte Joe. | Open Subtitles | كان اسم آمر السجن (جو ريغان)، "كرة اللحم جو" |
Tek umudum Hapishane müdürü ile arkadaş olmaktı. | Open Subtitles | أملي الوحيد كان في آمر السجن |
Amına koyduğum Hapishane müdürü, her şeyi yavaşlatıyor. | Open Subtitles | و آمر السجن الأحمق يهدر وقتي. |
Niye Hapishane müdürü Lady Extravaganza'nın bu kadar çok kaşığı olmasına göz yumuyor? | Open Subtitles | لماذا ترك مدير السجن مع سيدة بهذه الروعة كل هذه الملاعق؟ |
Ben, Bay Norton, Hapishane müdürü. | Open Subtitles | انا السيد نورتن مدير السجن |
Yeni Hapishane müdürü. | Open Subtitles | مدير السجن الجديد |
Gardiyanmış. Hapishane müdürü sırlarını öğrenene kadar. | Open Subtitles | لقد كان حارس السجن حتى إكتشف المراقب سرهما |
Hapishane müdürü size zorluk çıkardı mı? | Open Subtitles | هَلْ المراقب أعطاَك أيّ مشاكل؟ ' يَجْعلُ أنا أَجِدُه لِكي يَكُونَ مزاجيَ جداً. |
Kimlik numarası, 44. Hapishane müdürü talebini onaylıyor. | Open Subtitles | رقمه 44 وبتزكية من مأمور السجن |
Bu Ed Fayne, Hapishane müdürü. Burdan sonrasını o anlatacak. | Open Subtitles | هذا هو " إد-فين " مأمور السجن وسيكون معكم بداية من هنا |
Boston Cinayet Masası. Hapishane müdürü tarafından çağrıldık. Evet, biliyorum. | Open Subtitles | جنائيات بوسطن)، لقد استدعانا رئيس السجن) |