Yavrunun yakarışları, ağız dolusu balığı çıkartması için ergini harekete geçirir. | Open Subtitles | التوسل الحزين الذي تصدره الصغار يحفز الحيوانات البالغة على تقيؤ الكثير من السمك |
Bir bebeği kucağa almak, ebeveynlik içgüdülerini harekete geçirir, derler. | Open Subtitles | يقولون إن حمل رضيع يحفز غرائز الأمومة الفطرية الدفينة. |
Kundalini'nin aktive olması, altıncı çakrayı ve epifiz merkezini harekete geçirir ve bu bölge evrimsel fonksiyonlarından bazılarını geri kazanmaya başlar. | Open Subtitles | فعندما يتم تنشيط الكونداليني، فإنه يحفز شاكرا السادسة والنقطة الصنوبرية وعندها تبدأ هذه المنطقة في استعادة بعض وظائفها التطورية. |
Onların davranışlarını filme çekmemi sağlayan bilimsel danışmanlarıma sorduğum bir şey şuydu: Polen taşıyıcılarını ne harekete geçirir? | TED | وما حفزنا لتصوير هذه العملية هو شيء كنت قد سئلته للعلماء - علماء الطبيعة - كان " ما الذي يحفز المُلقحات للقيام بالتلقيح " |