Ama organları o kadar çok hasar görmüştü ki ölüm sebebinin zehir olup olmadığını anlamak imkansızdı. | Open Subtitles | و لكن أعضاؤه جد متضررة من المستحيل الجزم إذا ما كان هو سبب الوفاة |
Kafasatı çok kötü hasar görmüştü, belirgin yüz özellikleri-- elmacık kemiği boyutları, burun kemeri, kafatasının arkasının ölçüleri-- | Open Subtitles | كانت جمجمتها متضررة جداً ...و لكن المؤشرات العرقيَة مثل... عظم الخدين, القنطرة الأنفية ..... |
Kaderin garip bir cilvesi, doğruca bu gezegeni yöneten Goa'uld'a çarptım, ki o şans idi, çünkü gemim tamir edilemeyecek kadar hasar görmüştü ve yardıma ihtiyacım vardı. | Open Subtitles | ومن عجائب القدر "أني تحطمت فوق "الجوائولد الذي يحكم هذا الكوكب كان هذا مؤسفاً بسبب أن سفينتي متضررة كثيراً ولا يمكن إصلاحها |
Şehirdeki binaların %97'si ya yıkılmış ya da ağır hasar görmüştü. | Open Subtitles | سبعة وتسعون بالمائة من مبانى المدينة أصبح ما بين مدمر ومصاب بأضرار جسيمة |
Kızın göğüs ve karın bölümü fazla hasar görmüştü. | Open Subtitles | أجزاء من صدرها و بطنها أصيبوا بأضرار بالغة... |
O çok önceden hasar görmüştü. | Open Subtitles | إنها متضررة بالأصل |