Her gece köpeğin havlamasını duyan komşulara sorarsın. | Open Subtitles | أسألي الجار إنه ظل طوال الليل ينبح. |
Söylemek istediğim; evinize canlı bir varlık aldığınızda ve onu besleyip, arkasını topladığınızda her eve gelişinizde size havlamasını beklemiyorsunuz. | Open Subtitles | كل ما أقول هو عندما تأخذ مخلوق لمنزلك... وتُطعمه، وتُنظف مخلفاته... أنت لا تتوقع منه أن ينبح لك... |
Küçük gruplar halinde yaşarlar ve sesi bir köpek havlamasını andırır. | Open Subtitles | يعيش في مجموعات صغيرة وبكاؤه يشابه نباح الكلب |
Köpek için yemek burada, Aslında bobyy'nin havlamasını duydum. | Open Subtitles | .عشاءللكلب. حقاً، لقد سمعت نباح بوبي |
Böylece patikaya gittim ve Rocky diye bağırdım sonra havlamasını duydum. | Open Subtitles | فذهبت الى الزقاق و صرخت باسم روكى -ثم سمعت هذا النباح |
Havlayamıyor. havlamasını bilmiyor yani... | Open Subtitles | لا تستطيع النباح لا تعرف الطريقه ، لذلك... |
Rüyalarımda havlamasını duydum. | Open Subtitles | سمعته ينبح في أحلامي |
Evet, Schatzi'nin havlamasını duymak istiyorum. | Open Subtitles | أجل، أريد أن أسمع (شاتزي) ينبح |
O gece Homer'ın havlamasını duydum. | Open Subtitles | في تلك الليله سمعت نباح الكلب |
Her gece köpeğinin havlamasını duyuyoruz. | Open Subtitles | فنحن نسمع نباح كلبك كل ليلة |
- havlamasını bilmiyor, ben de öğretmeye çalıştım. | Open Subtitles | -إنها لا تستطيع النباح لذلك حاولت أن أعلمها |
- Bu sabah geldiğimizde geceleri köpeğin havlamasını keseceğinize dair söz vermiştiniz, Tim. | Open Subtitles | ه( ه(تيم)ه )ه عندما جِئنَا هنا هذا الصباحِ، وَعدتَنا بإيقاف كلبك عن النباح في الليلِ. |