Hayatımın çoğunu erkeklere hesap sorarak geçirdim. Şimdi buradayım, şu anda, sizi yardıma çağırmak için. | TED | لقد قضيت معظم حياتي أشجب الرّجال، وأنا هنا الآن، الآن، أناديهم للانضمام. |
Hayatımın çoğunu siyahi sevgi, siyahi sevinç ve aile yaşamım hakkında fotoğraflar arayarak geçirdim. | TED | وهكذا قضيت معظم حياتي أبحث عن الصور والتي تعكس أفكار حول الحب الأسود، الفرح الأسود وحول الحياة الأسرية. |
Biliyorsunuz Londra'da geçirdiğim beş yıl dışında Hayatımın çoğunu burada geçirdim. | Open Subtitles | ستعلمون بأنني عشت أغلب حياتي هنا بخلاف الخمس سنوات فى لندن |
Hayatımın çoğunu zincire vurulmuş, başkalarına hizmet ederek geçirdim. | Open Subtitles | قضيت أغلب حياتي كعبد أعمل بخدمة الآخرين. |
Ne zaman bir şey istesem beklememi, dikkatli olmamı söyleyerek Hayatımın çoğunu yaşanmaz kılan o sesi duyabiliyordum. | Open Subtitles | كلّما أردتُ شيئًا، كنتُ أسمع ذلك الصوت يخبرني أن أتوقّف، أن أحذر، ألّا أعيش معظم حياتي كما أريد. |
Ne zaman bir şey istesem beklememi, dikkatli olmamı söyleyerek Hayatımın çoğunu yaşanmaz kılan o sesi duyabiliyordum. | Open Subtitles | كلّما أردتُ شيئًا، كنتُ أسمع ذلك الصوت يخبرني أن أتوقّف، أن أحذر، ألّا أعيش معظم حياتي كما أريد. |
Hayatımın çoğunu fahişelikle geçirdim, ve her ne kadar bir pezevenk... fahişeye bela da getirse, aynı aileden sayılırlar. | Open Subtitles | عشت معظم حياتي عاهرة ً وعلى الرغم من كون القواد سبب تعاسة العاهرة إلا أنه صديقها |
Ama ben Hayatımın çoğunu, sesimi çıkarmadan harcadım. | Open Subtitles | و لكنني أضعت الكثير من حياتي في كوني مثالية |
Ergenlik Hayatımın çoğunu okulda geçirdim. | Open Subtitles | قضيت معظم حياتي أن لم يكن كلها في المدرسة |
Hayatımın çoğunu yanlış şekilde yaşadım. | Open Subtitles | لقد قضيت معظم حياتي أعيش بالطريقة الخاطئة |
Hayatımın çoğunu iki eski karımı ve bir avuç dolusu kız arkadaşımı mutlu etmeye çalışmakla geçirdim. | Open Subtitles | حسناً، لقد قضيت معظم حياتي أحاول جعل زوجتاي السابقتين وحفنة من الصديقات سعيدات. |
Hayatımın çoğunu, artık yanımda olmayan insanlarla konuşmayı dilemekle geçirdim. | Open Subtitles | لقد قضيت معظم حياتي تمنيت لو استطعت التحدث الى الناس التي لم تعد هنا. |
Hayatımın çoğunu ona kızgın geçirdiğim için üzgünüm. | Open Subtitles | أنا أسف لأني قضيت معظم حياتي غاضب منه |
Hayatımın çoğunu duygusal aşkın bir sanrı olduğunu düşünerek geçirdim. | Open Subtitles | ،عشت أغلب حياتي مع إقتناعي التام بأن الحب الرومنسي مجرد وهم |
İnsanları yargılayarak Hayatımın çoğunu harcadım. | Open Subtitles | قضيت أغلب حياتي أحاسب الناس |
Hayatımın çoğunu Tustin, California'da geçirdim. | Open Subtitles | لقد عشت معظم حياتي في "تستين" ب"كاليفورنيا". |
Hayatımın çoğunu etrafımı saran düşmanlarımla geçirdim. | Open Subtitles | عشت معظم حياتي محاطةً بأعدائي |
Hayatımın çoğunu onun aşkından tiksinerek geçirdim. | Open Subtitles | لقد قضيت الكثير من حياتي أمقت قدر حبها له |
Hayatımın çoğunu alkol ve uyuşturucuyla heba ettim. | Open Subtitles | أنا واهدر الكثير من حياتي استخدام المخدرات والكحول. |