...Hayatının tehlikede olduğunu düşünmüştür. | Open Subtitles | أنا متأكد أن الضابط شعر أن حياته في خطر يا سيدي |
Hayatının tehlikede olduğunu size söylemiştim. | Open Subtitles | أخبرتك, حياته في خطر. |
Hayatının tehlikede olduğundan endişeleniyor. | Open Subtitles | وهو قلق ان حياته في خطر عموماً , آسف يا (مايك) |
Hayatının tehlikede olduğunu ve yardımına ihtiyacım olduğunu söylemeye geldim. | Open Subtitles | جئت لاخبرك بأن حياتك في خطر وأنا بحاجة لمساعدتك. |
Bir önemli sınırlama, asla Hayatının tehlikede olduğunu söyleyemezsin. | Open Subtitles | أوه قيد واحد مهم أنت غير مسموح لك ذكر بأي طريقة أن حياتها في خطر |
Hayatının tehlikede olduğunu ve yardımına ihtiyacım olduğunu söylemeye geldim. | Open Subtitles | جئت لأخبركِ أن حياتكِ في خطر وأنا بحاجة لمساعدتكِ |
Hayatının tehlikede olduğunu sana söylemiştim. | Open Subtitles | أخبرتك, حياته في خطر. |
Hayatının tehlikede olduğunu söyledi. | Open Subtitles | قال بأن حياته في خطر |
Hayatının tehlikede olduğunu söyledi. | Open Subtitles | قال بأن حياته في خطر |
Hayatının tehlikede olduğunu düşünüyor. | Open Subtitles | يعتقد أن حياته في خطر. |
Hayatının tehlikede olabileceğini söylemek için kendimi riske atıyorum. | Open Subtitles | أنا أضع حياتي على المحك لأحذرك أن حياتك في خطر |
Hayatının tehlikede olduğunu söylemiştin. Hem onun burada burada ne işi var? | Open Subtitles | قلت أن حياتك في خطر وماذا هي فاعلة هنا؟ |
Ben Dedektif Burkhardt. Hayatının tehlikede olduğunu düşünüyoruz. | Open Subtitles | لدينا ما يجعلنا نظن أن حياتك في خطر |
Zavallı kız Hayatının tehlikede olduğunu dahi bilmiyor. | Open Subtitles | الفتاة المسكينة لاتعرف أن.. حياتها في خطر |
Bir önemli sınırlama, asla Hayatının tehlikede olduğunu söyleyemezsin. | Open Subtitles | أوه قيد واحد مهم أنت غير مسموح لك ذكر بأي طريقة أن حياتها في خطر |
Onu uyarmaya gelmiştim. Hayatının tehlikede olmasından korkuyorum. | Open Subtitles | أتيت لأحذرها أخشى أن حياتها في خطر |
Hayatının tehlikede olduğuna inanmamız için nedenlerimiz var. | Open Subtitles | إنّ لدينا سبب للاعتقاد أنّ حياتكِ في خطر. |