Ve kısa süre sonra, Hayranlarının çoğu onların etrafını saracak. | Open Subtitles | و قريباً ، كثير من المعجبين بك سيلنفون حولهما |
Dünyadaki bilimkurgu Hayranlarının neyle ilgilendiğini nasıl bilebilirsin? | Open Subtitles | إذن , كيف تعرفين مايثير إهتمام المعجبين بالخيال العلمي , على الأرض ؟ |
Her şey, dizinin Hayranlarının kanına girmesiyle yaşanır. | Open Subtitles | عندما بدأ البرنامج حقاً يعرض وأصبح لديه معجبين |
Virginia'daki Antonia Hayranlarının fotoğraflarını gösterdik. | Open Subtitles | أريناهم صور معجبين أنتوتيا فيرجينيا |
Hayranlarının sitene yazdıklarını görüyorum. | Open Subtitles | أرى ما يكتبه معجبيك على الموقع الالكتروني |
En sadık Hayranlarının bile büyük bir şok yaşayacağından eminim. | Open Subtitles | أعتقد أن أشد معجبينك المخلصين سيصدمون بدرجة كافية |
Tam anlamıyla sevgi dolu Hayranlarının üstünde dalgalanan plastik cam bir güvertenin üstündeydi. Yukarıdaki İsa'yı methetmekten başka şansı yoktu. | TED | كان يقف على سطح زجاجي عائم تمامًا فوق معجبيه المحبين، ولم يكن لديهم أي خيار سوى تمجيد المسيح فوقهم. |
Hayranlarının onun hayal ettiği, fantastik dünyayı tecrübe etmelerini istiyor. | Open Subtitles | وقالت انها تريد يمكن جمهوره تزج نفسها العالم الخيالي أنها خلقت. |
Hayranlarının karışıklık çıkarmasını falan istemiyorum, haydi. | Open Subtitles | لم أرد المعجبين بكِ أن يحدثوا مشاغبه ،هـيا |
- Garip Hayranlarının seni rahatsız etmesine izin verme. | Open Subtitles | لا تدعي المعجبين الغريبين يزعجونكِ. حسنا. |
Hayranlarının cebinden milyonlarca dolar söğüşlüyor. | Open Subtitles | إنه يجني الملايين من سرقة المعجبين |
Hayranlarının çektiği yüzlerce dijital resim var ama Luke'u vuran yok. | Open Subtitles | المئات من الصور الرقمية من المعجبين في الازدحام "لكن لا شيء للرامي على "لوكي |
Bir kere, vampir Hayranlarının hayal dünyaları çok geniştir. | Open Subtitles | عن "هجمات" مزعومة فى دار العرض اولا , المعجبين بهذا الفيلم لديهم خيال خصب |
İnsanın Hayranlarının olması çok güzel. | Open Subtitles | من الجميل أن يكون لي معجبين |
Ben sadece seninle kaliteli bir zaman geçirmeye çalışıyorum, sen ise Hayranlarının ilgisine o kadar muhtaçsın ki. | Open Subtitles | حسنا ,انا فقط احاول قضاء وقت طيب معك وانت يأسة لإهتمام معجبيك 000 |
Hayranlarının arasından geçmekse nerdeyse bir gün sürdü. | Open Subtitles | وتقريباً يوم آخر لتجاوز معجبيك. |
Güzel. Çünkü Hayranlarının bunu kaçırmasını istemem. | Open Subtitles | جيد، لأني لا أريد من معجبينك أن يفوتهم هذا |
Bu da, Hayranlarının 1967'ye kadar uzanan eleştiri veri bankasına ulaşmalarını sağlayacak ki bunlar daha önce bu biçimde yayınlanmamıştı. | Open Subtitles | هذا يدعَ معجبينك يصلون إلى قاعدة البيانات من مراجعاتك بالعودة إلى عام 1967 هذا لم يكن متوفرًا من قبل على هذا الشكل من قبل. |
Yazık olmuş. Bunların ikisi de Hayranlarının canını sıkacak. | Open Subtitles | ياللأسف, سوف يخيب أمل معجبيه |
Biliyorsun, Dylan'ın en harika hareketi olmayabilir, ama Hayranlarının yarattığı kargaşa bu objeyi yarattı... | Open Subtitles | {\pos(192,230)} قد لا يكون ذلك أفضل قرار إتخذه (ديلان)، لكن الضجة من معجبيه تجعل هذه القطعة الأثرية... |
Hayranlarının hayatına girmesi için, her şeyi yapıyor. | Open Subtitles | انتقالها السماء والأرض لضمان أن جمهوره من الوصول في حياته اليومية. |