"hazırlamış" - Traduction Turc en Arabe

    • أعدت
        
    • جهزت
        
    • بإعداد
        
    • بتجهيز
        
    • بتحضير
        
    • لقد أعد
        
    • لإعدادِ
        
    Hadi eve gidelim. Annem yemeği hazırlamış, bekliyordur. Open Subtitles فلنذهب للمنزل، أمي أعدت العشاء وهي تنتظرنا
    İşten eve geç gelmişsin, sarışın doktor sana yemek hazırlamış ve aramadığın için sana sinirlenmiş. Open Subtitles أنت رجعت من العمل متأخراً الطبيبة الشقراء أعدت عشائك و هي غاضبة لإنك لم تتصل
    Sen kadın ve bebekle geri dönene kadar mermilerini hazırlamış olurum. Open Subtitles عندما تعود مع المرأة والطفل.. سأكون قد جهزت لك الخراطيش
    Her neyse. Annesi bundan daha büyük bir ev hazırlamış. Open Subtitles أنا متأكد أن والدته جهزت له مكاناً أفضل بكثير.
    Sosyoloji Bölümü dekanı listeyi hazırlamış. Open Subtitles عميد قسم علم الإجتماع قام بإعداد تلك القائمة
    Bir gün bana ufak bir valiz hazırlamış ve ortadan kaybolmuş. Open Subtitles قامت بتجهيز حقيبةٍ صغيرة لي مُعدّةٍ لإستخدام يومٍ واحد ثم إختفت
    Şikayetini tartışmaya bile değmeyecek kadar acemice hazırlamış. Open Subtitles و قام بتحضير هذه الدعوة بدون خبرة ليقدمها لهذا المجلس
    Annesinin seramik işi için bir site hazırlamış, aklın durur. Open Subtitles لقد أعد لوالدته موقع لتجارة السيراميك الخاصة بها
    İşten eve geç gelmişsin, sarışın doktor sana yemek hazırlamış ve aramadığın için sana sinirlenmiş. Open Subtitles هاك هذه القصة أنت رجعت من العمل متأخراً الطبيبة الشقراء أعدت عشائك
    Bu onun şahidi. Akşam yemeği hazırlamış ona. Open Subtitles .إنها حجة غيابه عن مكان الجريمة لقد أعدت له العشاء بمنزلها
    Oynamamız için çok iyi seçilmiş senaryolar hazırlamış. Open Subtitles أعدت بدقة شديدة عدد من النصوص لنلعبها جميعاً...
    Bana karışık kaset hazırlamış. Open Subtitles لقد أعدت لي شريط مخلوط بالأغاني
    Tek duam, seni her şeye karşı iyi hazırlamış olduğumdur. Open Subtitles ... صلاتي الوحيدة أنني جهزت بشكل كافي لأياً كان ما سيأتي
    En azından bir piknik hazırlamış olabilirdin, Reid. Open Subtitles على الأقل كنت جهزت نزهة,ريد
    Kızlar geç öğle yemeği hazırlamış. Open Subtitles لقد جهزت الفتيات الغداء
    O zamana kadar rapor hazırlamış olurum. Open Subtitles وحتى ذلك الحين، فإنني سأقوم بإعداد التقرير.
    Hayır, o sadece Kochler için şartları hazırlamış. Bunu o yönetmiyordu. Open Subtitles كلاّ، هُو قام بإعداد لجنة العمل السياسي لـ(كوغلر)، ولمْ يقمْ بإدارته.
    Onları önce vurmuş, sonra masayı hazırlamış. Open Subtitles أطلق النار عليهم ثم قام بإعداد الطاولة
    Terliğimi ve bornozumu bile hazırlamış. Open Subtitles حتى أنها قامت بتجهيز ثيابي وحتى الخف الخاص بي
    Belçikalı kimliklerimizi hazırlamış. Open Subtitles البلجيكيين قاموا بتجهيز هوياتنا
    Bir duyuru hazırlamış olduğunuz söylendi bana. Open Subtitles الآن، قد تم إخباري أنّك قمتِ بتحضير بيان
    Neyse gitmem lazım. Mac'in babası kahvaltı hazırlamış. Open Subtitles أجل، من الأفضل أن أذهب، لأن والد "ماك" يقوم بتحضير الإفطار.
    Yemeği o gün de bizzat kendisi hazırlamış ve yemek mutfaktan çıktıktan sonra birinin Gary Norris'in yemeğine fıstık yağı koyduğunu düşünüyor. Open Subtitles لقد أعد ذلك الطبق بنفسه ويعتقد بأن شخص ما وضع زيت الفستق في طبق غاري نوريس بعد أن خرج من مطبخه
    Öğrendiğimiz kadarıyla o, sadece Bush yönetimine bu süreçte danışmanlık yapmamış, aynı zamanda Bush'un Ulusal Güvenlik Konseyi'nin kurulması yönünde bir taslak hazırlamış ve tek başına, "Karşı-Savaş Stratejisi" -ki bu strateji Irak savaşında kullanılmıştır- Open Subtitles لإعدادِ إدارة بوشِ مجلس الأمن القومي، بأنّه كَانَ فرداً مَنْ كَتبتْ إستراتيجيةُ الحربِ الوقائيةِ؟ الذي إستعملَ في النهاية للحربِ على العراق،

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus