Herşey çok çabuk oldu. Düşünme fırsatım olmadı. | Open Subtitles | كل شيء كان يحدث بسرعة لم يكن لدي الوقت لأفكر |
Herşey çok çabuk oldu. Düşünme fırsatım olmadı. | Open Subtitles | كل شيء كان يحدث بسرعة لم يكن لدي الوقت لأفكر |
Herşey çok büyüktü, çöp kutusu, kutu kola ve kendiniz bir kedi sanıyordun. | Open Subtitles | كل شيء كان كبير جدا. النفايات، علب كوكا... ... لذاأحسستحجم القطة. |
Herşey çok güzel olacakmış gibi konuşuyorsun, herşey harikaymış gibi anlatıyorsun. | Open Subtitles | جعلتيها تبدو وكأن كل شيء سيكون جيداً كأن كل شيء رائع جداً |
Gökten aşağıya bakınca Herşey çok farklı gözüküyor. | Open Subtitles | إنّ نظرنا إلى من السماء لأسفل كل شيء سيكون مختلفاً |
Herşey çok güzeldi, sonra Joe'ya dedim ki "Patatesini beğenmedin mi?" | Open Subtitles | كُلّ شيء كَانَ لطيفَ كما يُمكنُ أَنْ يَكُونَ، وأنا قُلتُ، "هَلْ لا تَحْبُّ بطاطتَكَ؟ " |
Herşey çok mükemmeldi, ve ben... içine ettim. | Open Subtitles | كُلّ شيء كَانَ مثاليَ جداً، وأنا فقط... نَفخَه. |
Herşey çok mükemmeldi, ama şimdi karanlık. | Open Subtitles | كل شيء كان رائعا و الآن مظلم |
Herşey çok yavaştı. | Open Subtitles | كل شيء كان بطيء |
Yani demek istediğim, Herşey çok organizeydi. | Open Subtitles | اعني، كل شيء كان منظما |
Herşey çok güzeldi. | Open Subtitles | كل شيء ... كان جيدا |
Birkaç hafta boyunca Herşey çok iyi gidiyordu. | Open Subtitles | سوف نعرف في خلال بضعة اسابيع بأن كل شيء سيكون على ما يرام. |
- Yarın ameliyat edeceğim. - Herşey çok güzel olacak. | Open Subtitles | غدا سأجري العملية كل شيء سيكون بخير. |
Herşey çok iyi gidiyordu. | Open Subtitles | كُلّ شيء كَانَ جيّد جداً |