Her şeyden öte, kim bu kadar fazla toprak kaybetmeye dayanabilir ki? | Open Subtitles | بعد كل شيء,كيف للشخص ان يخسر الكثير من الاراضي؟ |
Bill ve ben size oldukça sadık kaldık özellikle de Her şeyden öte, St. Louis'te sizi başarıya ulaştırdıktan sonra. | Open Subtitles | خصوصاً بعد كل شيء أشركناك فيه في سانت لويس. |
Her şeyden öte, siz de onun hastalığının kurbanı oldunuz. | Open Subtitles | بعد كل هذا, لدى إحساس بأنك أوقعت ضحية إلى مرضها |
Her şeyden öte sizi ben çizdim değil mi? | Open Subtitles | بعد كل هذا ، لقد رسمتك ألم أفعل ؟ |
Her şeyden öte yapmanızı istediğim şeyleri sorgusuz sualsiz yapın. | Open Subtitles | قبل كل شيء افعلوا ما أقوله لكم، بدون مناقشة |
Ama Her şeyden öte, birlikteliğimizi korumalıyız. | Open Subtitles | و لكن قبل كل شيء يجب أن نبقى متحدين |
Her şeyden öte ona yardım etmek istiyorum ama nasıl yapacağımı bilmiyorum. | Open Subtitles | وأكثر من أي شيء آخر، أريد مساعدته، لكن لا أعرف كيف |
Her şeyden öte, sizin gibi saygıdeğer öğretim görevlileri böyle bir vurup kaçma olayına karıştı ve bu ikisi de üçkâğıtçı değil. | Open Subtitles | بعد كل هذا ، فأنا إحترمت كونكم أساتذه جامعه ... لكن بتورطكم في تصادم ثم الهرب هذان الشخصان لا يريدان إبتزازكم |
Her şeyden öte tahammül edemediğim tek şey sadakatsizliktir. | Open Subtitles | شيء واحد لا أستطيع أن تلتزم قبل كل شيء... ولائهم. |
Her şeyden öte iyilikle dolmaya hazırlar. | Open Subtitles | لذلك قبل كل شيء قدرتهم على فعل الخير... |
Her şeyden öte, çok iyi bir taktikçidir. | Open Subtitles | إنه بارع التخطيط قبل كل شيء |
Ama Her şeyden öte, | Open Subtitles | .. لكن قبل كل شيء |