Her şeyin mümkün olduğunu. | Open Subtitles | - ان كل شيء ممكن |
- Ne? Her şeyin mümkün olduğunu. | Open Subtitles | ان كل شيء ممكن |
O şeye birkaç dakikalığına dokunduğumda Her şeyin mümkün olduğunu hissettim. | Open Subtitles | حينما لامست هذا الشيء لدقائق معدودة، بدى الأمر كأن كل شيء كان ممكنا. |
Bu Her şeyin mümkün olduğunu bir macera duygusu veriyordu. | Open Subtitles | مفتوحة، وقال انه أعطى إحساس المغامرة، أن كل شيء كان ممكنا. |
Eğer, yeterince uzun yaşarsan, Her şeyin mümkün olduğunu görürsün. | Open Subtitles | حسنا، إن عشت فترةً طويلةً كفايةً، كل شيء يصبح ممكناً |
Eğer, yeterince uzun yaşarsan, Her şeyin mümkün olduğunu görürsün. | Open Subtitles | حسنا، إن عشت فترةً طويلةً كفايةً، كل شيء يصبح ممكناً تـصـحيـحو مـزامـنـه {\cH92FBFD\3cHFF0000} sAM0o ☯ تـــرجــمــة |
Birlikte çalışırsanız Her şeyin mümkün olduğunu gösterdi. | Open Subtitles | هذا يريكم كيف أن كل شيء ممكن عندما تعملون معاً |
Hayallerinde Her şeyin mümkün olduğunu unutmuşsun bence. | Open Subtitles | اظن بأنكِ نسيتي أن كل شيء ممكن في مخيلتك |
Senin restoranında Her şeyin mümkün olduğunu sen söylemiştin. | Open Subtitles | لقد قلت بمطعمك أن كل شيء ممكن تحقيقه، |
Gwen'in ziyareti bize yeni yüzyılda Her şeyin mümkün olduğunu göstermedi mi? | Open Subtitles | ألم تظهر لنا زيارة (غوين) أن كل شيء ممكن في القرن الجديد؟ |