Bu 4 günün her dakikasını istiyorum. | Open Subtitles | أرغب أن أستغل كل دقيقة خلال هذه الأيام الأربعة |
Bu yüzden bizim iyi tebaamız George F Babbitt, radyodaki zamanın her dakikasını ödemeyi kabul ediyor. | Open Subtitles | لذا مواطننا القائد الجيد جورج ف. بابيت قد وافق بلطف لدفع مقابل كل دقيقة من وقت الراديو التي نستخدمها |
O andan başlayarak çok korkunç bir semptomu her günün her saatini ve her dakikasını tüketecek şekilde yaşayacaktım. | Open Subtitles | لقد إنتهى أمرى من هذه اللحظة وما بعدها, سأعانى من علامات الخوف الدائم سوف تقوم بإستهلاك كل دقيقة من كل ساعة من كل يوم |
Belki de son on yılımızın her dakikasını bir şeyi defetmeye çalışarak harcadığımız içindir. | Open Subtitles | ربما لأننا أمضينا كل لحظة من العشر سنوات الأخيرة نحاول أن ندفع شيئاً ما بعيداً |
Sid beni bu insanların hayatını mahvedip her dakikasını kaydetmem için hazırladı. | Open Subtitles | لسيد حصلت لي السلكية وعلى استعداد لتدمير حياة هؤلاء الناس وتسجيل كل لحظة من ذلك. |
her dakikasını adım adım izliyorum. | Open Subtitles | و أنا من قضي كل وقته لجمع الأدلة |
Hayatımın geri kalanını ve her dakikasını seninle geçirmek istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن أقضي حياتي كلها كل دقيقة منها معك |
Evet, son yılımın muhteşem geçmesini istiyorum ve bu sadece günün her dakikasını seninle geçirebilirsem mümkün olur | Open Subtitles | نعم ، أريد أن تكون سنة تخرجي ساحرة والطريقة الوحيدة لجعل ذلك يحدث هي بأن اقضي كل دقيقة من كل يوم في هذه السنة معك |
Gidip hayatımın her dakikasını mücadele etmekle geçirdiğim ve oturma odamda kurulan bu organizasyonu temsil edeceğim yoksa bırakıyorum. | Open Subtitles | أنا سوف أذهب وأعرّف عن المنظمة. والتي قضيتُ كل دقيقة في حياتي أكافح لأجلها. والتي بدأت في عرفة المعيشة الخاصة بي |
her dakikasını bebekle geçiriyormuş. | Open Subtitles | انها تقول انه يقضى كل دقيقة مع الولد. |
her dakikasını bebekle geçiriyormuş. | Open Subtitles | انها تقول انه يقضى كل دقيقة مع الولد. |
O dört günün her dakikasını hatırlıyorum. | Open Subtitles | أتذكر... كل دقيقة من تلك الأيام الأربعة. |
Yanında oturuyor olacağım. Ölümünün her dakikasını izleyeceğim. | Open Subtitles | سأراقب كل دقيقة من موتك |
Babam her dakikasını severdi. | Open Subtitles | أحب والدي كل دقيقة منه. |
Trigon her dakikasını buradan kaçmaya çalışmak için kullanacak yani her dakika gözetim altında olmalı. | Open Subtitles | سوف يقضي (ترايجون) كل دقيقة محاولاً فيها الخروج من هنا لذا يجب أن يتم مراقبته كل دقيقة |
Buarada,JaneveRafaelbugecenin her dakikasını hatırlayacaklardı. | Open Subtitles | في هذه الأثناء، ستتذكر (جاين) و(رافاييل) كل لحظة من تلك الليلة |
her dakikasını onunla geçiriyor. | Open Subtitles | انه يقضي كل وقته لديها |