İki adam mutfakta konumlandırılmalıydı, birisi odanın her santimetre karesine ateş açabilecek temiz bir geometrik açıda bulunmalıydı. | Open Subtitles | رجلان كان يجب ان يتمركز في المطبخ واحد بالخطّ الهندسي النظيف من النار فى كلّ بوصة مربّعة من الغرفة. |
Açıkça görülen insan varlığı bir yana, 5.000'den fazla gözetleme kamerası binanın her santimetre karesini izlemektedir. | Open Subtitles | ماعدا الحضور الإنساني الواضح، هناك أكثر من 5,000 آلة تصوير مراقبة الذي يحرس كلّ بوصة المركّب، |
Bu adanın her santimetre karesi sürekli büyüyen devasa bir yapı tarafından oluşturuldu bir mercan resifi. | Open Subtitles | تكوّنت كلّ بوصة مربّعة من هذه الجزيرة ببناء فوقي حي متزايد النموّ، الشقوق المرجانية. |
Evet efendim, toprağın her santimetre karesi aranıyor. Sonra da düzeltiliyor. | Open Subtitles | نعم ، سيدى ، كل بوصة على الأرض تم تغطيتها و حفرها و مسحها |
Bir araba düşünün onu sıkıştırarak 1 santimetre kareye kadar küçültün ve onu cildinizin üzerindeki her santimetre kareye koyun. | Open Subtitles | تخيّلوا أخذ سيّارة وسحقها لحوالي بوصة مربّعة ووضعها في كل بوصة مربّعة من جلودكم |
her santimetre kareyi kontrol ettik. Burada onlardan kimse yok. | Open Subtitles | لقد فحصنا كلّ بوصة ولا أحد هناك |
İnanıyoruz ki Dünya'nın her santimetre karesi bu dönemde bir kuyruklu yıldız ya da bir göktaşı tarafından darbe aldı. | Open Subtitles | نعتقد أنه تم ضرب كل بوصة مربّعة من الأرض بمذنّبٍ أو كويكبٍ خلال هذه الفترة |
Bu şehrin her santimetre yüzeyi püskürteceksin. | Open Subtitles | أنت ذاهب إلى تجوب كل بوصة مربعة من هذه المدينة. |