Dünyayı gezerek üvey annesi, tanrıların kraliçesi Hera'nın emri altındakilerle savaşırdı... | Open Subtitles | جاب الأرض مقاتلا أتباع زوجة أبيه الشريرة هيرا ملكة الآلهة المتسلطة |
Zeus ile Hera arasındaki ilişkide eşit seviyedeki iki insan arasındaki ilişkiyi görürüz. | Open Subtitles | بين زيوس و هيرا في الواقع سنجدها علاقة بين اثنين على قدم المساواة |
Ama nereye giderse gitsin üvey annesi, tanrıların güçlü kraliçesi Hera peşini bırakmıyordu. | Open Subtitles | لكن في كل مكان ذهب كان يجابه من قبل زوجة أبيه المعذبة هيرا ، الملكة الأقوى من بين الآلهة |
Düşündüğün Hera'ya casusluk yapacağımsa Hera'nın casusu değilim. | Open Subtitles | أنا لست جاسوسة لهيرا كما تظن فى هذه الحالة .. |
Bu Amazonlar, Hera'nın en sevdiği kadınlar. | Open Subtitles | هذه الأمازونيات أفضل أشياء لهيرا |
- Hera'nın doğu tapınağı Ister'de. | Open Subtitles | هناك معبد لهيرا شرق هذا المكان |
Biraz önce Hera'nın o yaratığıyla savaşırken nerdeydin? | Open Subtitles | أين كنت عندما كنت أُحارب وحش هيرا قبل فترة قليلة؟ |
Hera'nın bize verdiği... bizim de hak ettiğimiz güçle en büyük düşmanımıza bir kez daha saldıracağız. | Open Subtitles | بالقوة التي أعطتنا هيرا إياها و القوة التي كسبناها لأنفسنا |
Artık hepsi bitti, Hera. Kadınlar artık senin değil. | Open Subtitles | لا, هو في جميع الأنحاء، هيرا أولئك النسوة لسن لك |
Kader tanrısı ve Zeus, Hera, Poseidon ve Hades'in babasıydı. | Open Subtitles | كان اله القدر واصبح اباً لزيوس ، هيرا ، بوسيدون و هاديس |
Ve kendinden önceki babası gibi, kendi ailesinden birini kız kardeşi, Tanrı Hanedanı Hera'yı seçer. | Open Subtitles | و كما فعل أبيه من قبل وجد طلبه في إحدى بنات العائلة أخته و رفيقته في الأوليمب هيرا |
Bu yüzden, Zeus ve Hera arasındaki anlaşmazlıklara baktığımızda, eşit güce sahip iki insanın bir ilişki yaşaması durumda bu ilişkinin Yunan kültüründe neye benzeyeceğini görürüz. | Open Subtitles | لذا في بعض النزاعات بين زيوس و هيرا أعتقد حسب الثقافة اليونانية يبدو أنك أمام |
Efsaneye göre, karısı Hera'nın artık sabrı taşmıştır. | Open Subtitles | حسبما تقول الأسطورة فإن هيرا نالت كفايتها |