Sanırım sonunda Joyce'u bir şey için heyecanlandığını görmek güzeldi. | Open Subtitles | أتوقع أنه من الجيد أن أشاهد جويس متحمسة لأمر ما |
Onları benimle tanıştırırken niye bu kadar heyecanlandığını anlıyorum. Onlarla gurur duymalısın. | Open Subtitles | أنا أرى الآن لماذا كنتِ متحمسة جداً لكي أقابلهم.. |
İşi ilk aldığında nasıl heyecanlandığını hatırlıyor musun? | Open Subtitles | هل تذكرين كيف كنت متحمسة عندما حصلت على الوظيفة ؟ |
heyecanlandığını niye kabul etmiyorsun? | Open Subtitles | لماذا لا تعترف أنك كنت مثاراً ؟ |
heyecanlandığını niye kabul etmiyorsun? | Open Subtitles | لماذا لا تعترف أنك كنت مثاراً ؟ |
İçi ıvır zıvır dolu bir şeyi açmak için herkesin neden bu kadar heyecanlandığını anlamıyorum. | Open Subtitles | ما لا افهمه هو لماذا يتحمس الجميع لفتح حزمة من القطع البالية |
Bir şey için heyecanlandığını görmek çok güzel. | Open Subtitles | من الجيد رؤيته يتحمس بخصوص شيء ما |
Tatlım, heyecanlandığını biliyorum ama herkes doğum gününde seni görmek için ta nereden kalkıp geldi. | Open Subtitles | انظري يا عزيزتي , أعلم انك متحمسة لكن الجميع قد قطعوا مسافة طويلة من أجل رؤيتك في عيد ميلادك |
Neden bu kadar heyecanlandığını anlamıyorum. Lanet olası bir oyun sadece. | Open Subtitles | أنا لا أعرف لماذا هي متحمسة جداً لذلك، ما هي إلا مسرحية لعينة. |
Yule Mae oğullarının üniversiteye gidişine heyecanlandığını söylüyor. | Open Subtitles | (يول مي) قالت للتو كم هي متحمسة أن أولادها سيذهبوا للجامعة. |