"hiç benzemiyor" - Traduction Turc en Arabe

    • لا يشبه
        
    • ليس مثل
        
    • لا يبدو مثل
        
    • لا يبدوا
        
    • لا تشبه
        
    • لا تشبهكِ
        
    Ama haberin olsun diye söylüyorum, Nathan da o eski sevgiliye hiç benzemiyor. Open Subtitles لكن للمعلومة نايثن الأن لا يشبه صديقها السابق أيضا
    Paketin üzerindeki resme hiç benzemiyor. Open Subtitles هذا لا يشبه الصورة الموجودة على الكيس في شيء
    Diğerlerine hiç benzemiyor. Open Subtitles و انك سوف ترضين باخيارها, انه ليس مثل الآخرين
    Şu geyiğin tatlılığına bak Dostum. New Jersey'deki yarrak kafalı geyiklere hiç benzemiyor. Open Subtitles أنظر كم هو جميل هذا الأيل يا صاح ليس مثل أولئك الأيلة الأوغاد في نيوجيرسي
    O adam diğer arkadaşlarına hiç benzemiyor. Open Subtitles هذا الرجُل لا يبدو مثل أي أحد من أصدقائك.
    Önceden tanıdığım genç adama hiç benzemiyor. Open Subtitles هذا لا يبدوا مثل الشاب الذي أعرفه
    Uzayda gördüğümüz tüm bu güneş sistemlerinin hiçbiri kesinlikle bizim güneş sistemimize hiç benzemiyor. Open Subtitles جميع هذه الأنظمة الشمسية التي نراها في الفضاء الخارجي نجد أنها لا تشبه نظامنا الشمسي مطلقًا
    - Sana hiç benzemiyor. Open Subtitles -إنها لا تشبهكِ
    Burası Ritz'e hiç benzemiyor. Open Subtitles المكان لا يشبه الكورنيش تماماً أليس كذلك؟
    Daha önce konuştuğumuz diğer başvurulardaki çocuklara hiç benzemiyor. Open Subtitles إنه لا يشبه أي من الطلبة الآخرين المتقدمين
    Etrafındaki dağınık yaralara hiç benzemiyor. Open Subtitles لا يشبه إطلاقاً الإصابات العشوائية التي تحيط به.
    Bu, yazman için para verdikleri kitaba hiç benzemiyor bile. Open Subtitles هذا لا يشبه حتى الكتاب الذى يدفعون لك لكتابته.
    Çelik adama hiç benzemiyor. Open Subtitles لحد الآن، لا يشبه "الرجل الفولاذي" على الإطلاق.
    Babama hiç benzemiyor değil mi? Hayır. Open Subtitles إنه لا يشبه أبي في شيء، أليس كذلك؟
    Hayır, bu onlara hiç benzemiyor. Eğer bilgi istiyorsanız, o bayağı eski kafalı. Open Subtitles لا , لكنه ليس مثل هؤلاء الرجال إن كان شيء فهو قديم
    Daha önce kullandığım toprak ıslah maddelerine hiç benzemiyor. Open Subtitles ليس مثل أي إضافة ترابية عملت معها من قبل
    Burası benim büyüdüğüm yere hiç benzemiyor. Open Subtitles إنه ليس مثل المكان الذي نشأت فيه
    Gece Süvarisi'ne hiç benzemiyor o! Open Subtitles انه ليس مثل سائق الليل ايدا
    Tamam, bir albaya benzemiyor ama bir turşucuya da hiç benzemiyor. Open Subtitles ... حسناً ، لا يبدو مثل الكولونيل ولكن بالتأكيد لا يبدو مثل بائع المخلل
    Ama doğruyu söylemek gerekirse, şu anda hatırladığım şey... pumaya hiç benzemiyor olabilir. Open Subtitles لكن حقيقة, كل ما أتذكره ... الآن في رأسي ربما هو شيء لا يبدو مثل الفهد على الإطلاق
    Ortalama bir polis merkezine hiç benzemiyor, değil mi? Open Subtitles لا يبدوا مثل كمركز شرطة عادي أليس كذلك؟
    Artı, "Golden Grove" buna hiç benzemiyor. Open Subtitles بالإضافة إلى "غولدن غروف" لا يبدوا هكذا.
    Kokusu da bildiğim hiç bir istiridye sosuna hiç benzemiyor. Open Subtitles ورائحته لا تشبه رائحة صلصلة المحار التي أعرفها
    Fotodaki kişi, şüphelinin robot resmine hiç benzemiyor. Open Subtitles هذه الصورة لا تشبه أبدا الرسم التشبيهي الذي حصلنا عليه للمشتبه
    - Sana hiç benzemiyor. Open Subtitles -إنها لا تشبهكِ .

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus