Lafın aslının nasıl olduğu hiç fark etmez Gethin. | Open Subtitles | أوه، هو لا يهمّ الذي التعبير الفعلي،جاتين. |
Enteresan, bu ağacı daha önce hiç fark etmemişim. | Open Subtitles | يا الهي, لم الاحظ شجر القضبان هذا من قبل. |
hiç fark etmez. | Open Subtitles | لا يحدث أي فرق . الذي سوف أفعله لـ عرضكِ .. |
Şu an hiç fark etmez. Bunu sen istemedin. | Open Subtitles | هذا لا يُهم الآن انت لم ترد لهذا أن يحدث لك |
Daha önceden hiç fark etmediğim şeyleri fark ettim. | Open Subtitles | أصبحت ألاحظ أشياء لم ألاحظها من قبل |
Ama Valentine'in varını yoğunu vereceğini insanları feda edeceğini hiç fark edemedik. | Open Subtitles | لكننا لم ندرك على طول ان فلانتين على استعداد بلذهاب بالبشر كان يستخدهم كتضحية |
Daha önce hiç fark etmemişti. | Open Subtitles | لم تلاحظ ذلك من قبل لأنني كنت أبدلها باسبرين أطفال |
Muhtemelen beni hiç fark etmedin çünkü neden arkana bakasın ki? | Open Subtitles | لكن ربما أنك لم تلاحظني لأن لماذا قد تنظر خلفك؟ |
Onca zaman, bu sözleri duydum, hiç fark etmemiştim benim sessizliğim olduğunu. Benim ölümüm. | Open Subtitles | طوال الوقت الذي سمعتُ فيه هذه الكلمات لم أدرك أبدا بأنها كانت تعني صمتي |
Bana gelince hayal kurduğumu hiç fark etmemiştim çünkü sürekli çiziyordum. | Open Subtitles | لم أدرك أبداً ان حلمي سيتحقق اعتقدت دائماً أنه لن يتحقق |
...atların bu kadar büyük gözleri olduğunu hiç fark etmemiştim. | Open Subtitles | لم أدرك قط أن الخيول لديها مثل تلك العيون الكبيرة |
Onu buraya, bana getirmenizi istiyorum, ölü veya canlı hiç fark etmez! | Open Subtitles | أريدكم أن تحضروه إلى هنا حياً أم ميتاً، لا فرق. |
Bildiğini biliyoruz ve şunu bilmeni istiyoruz ki, bizim için hiç fark etmiyor. | Open Subtitles | نحن نعلم كما تعلمون. ونحن نريد منك أن تعرف أنه لا يحدث أي فارق بالنسبة لنا. بدأ يا رفاق رفع الخيول مصغرة |
hiç fark edemedim ama ekibini yavaş yavaş kurdu ve emri altına aldı. | Open Subtitles | لم ألاحظ ابداً ان له يكون عصابته شيئأً فشيأً والأن هو يمتلكهم |
Mağaza müdürü, ya da koruma olman hiç fark etmez... işiniz için, En iyi adımlarınızı atmanız gerekir | Open Subtitles | لا يهمّ لو كنت مدير مخزن أو رجل عنيف عليك أن تكون دائما السبّاق |
hiç fark etmez, artık çalmıyorum. Önemli değil. | Open Subtitles | لا يهمّ، فلم أعد أعزف بعد الآن، الأمر لا يهمّ |
Örnek koca veya yılın babası olmak hiç fark etmiyor. | Open Subtitles | لا يهمّ إن كنتَ زوجاً مثاليّاً أو أب العام |
hiç fark etmemişim. Onu bunca yıldır tanırım halbuki. | Open Subtitles | أنا لم الاحظ ذلك ابدا انا اعرفة منذ عدة سَنَواتِ. |
Ayrılana kadar burayı ne kadar sevdiğimi hiç fark etmemiştim. | Open Subtitles | هل تعلمي.. انا لم الاحظ كم أحب هذا المكان الا عندما تركته و ذهبت بعيدا عنه |
Daha önce hiç fark etmemiştim çünkü hep kariyerimi mahvetmeye çalışıyor ama Bay Shue'nun çok güzel gözleri varmış. | Open Subtitles | لم الاحظ ذلك من قبل لأنه كان دائما يحاول تدمير مهنتي لكن السيد شو يملك عينين جميلتين بالفعل |
hiç fark etmez. Hazırlıklıyız. | Open Subtitles | ذلك لا يحدث أي فرق فنحن مستعدين |
İster makyaj yapmış ol, ister maske takmış ol; hiç fark etmez. | Open Subtitles | لا يُهم إن كنتِ ترتدين قناع أو واضعة المكياج. |
Daha önce hiç fark etmemiştim. Bu biraz... | Open Subtitles | أنا فقط لم ألاحظها من قبل، إنها نوع... |
Ama Valentine'in varını yoğunu vereceğini insanları feda edeceğini hiç fark edemedik. | Open Subtitles | لكننا لم ندرك على طول ان فلانتين على استعداد بلذهاب بالبشر كان يستخدهم كتضحية |
Daha önce hiç fark etmemişti. | Open Subtitles | لم تلاحظ ذلك من قبل لأنني كنت أبدلها باسبرين أطفال |
Muhtemelen beni daha önce hiç fark etmemişsindir çünkü saçımı boyadım ve aniden bir çift göğsüm oldu. | Open Subtitles | أجل, على الأرجح أنك لم تلاحظني من قبل لأني صبغت شعري عن قرب و نما لي زوجين من الأثداء فجأة |
Bugüne kadar birlikte olmamız için her şeyden vazgeçmen gerektiğini hiç fark etmemiştim. | Open Subtitles | لم أدرك أبدا حتى اليوم ، أنه كي نكون معــا عليك التضحية بكــل شيء |
Kediler ve köpekler arasında bu kadar fark olduğunu hiç fark etmemiştim. | Open Subtitles | لم أدرك أبداً بوجود اختلافات كثيرة هكذا بين الكلاب والقطط |
Başka birinin benim için bu kadar anlam ifade edebileceğini hiç fark etmemiştim. | Open Subtitles | أنا لم أدرك قط كم قد يعنى شخص أخر لي |
Onu buraya, bana getirmenizi istiyorum, ölü veya canlı hiç fark etmez! | Open Subtitles | أريدكم أن تحضروه إلى هنا حياً أم ميتاً، لا فرق. |
Bak, benim için hiç fark etmez. | Open Subtitles | انظري، هذا لا يضع أي فارق بالنسبة إليّ |
Bak Biff, ben arabayı kullanırken... bir sorunu olduğunu hiç fark etmemiştim. | Open Subtitles | إننى لم ألاحظ يابيف... أن السيارة بها أى... كشافات مكسورة عندما قدتها. |