"hiçbir şey kalmadı" - Traduction Turc en Arabe

• لم يتبقى شيء
• لم يتبقى شئ
• لدي أي شيء
• لديك أيّ شيء بعد
• لا يوجد شىء
• يعد هناك شئ
• ولم يبقى
• يبقَ شيء يربطنا
• يبقَ ما
• لا يوجد شئ بيدينا
• لم يبق شئ
• لم يبق شيء
• لم يبقَ شيء
• لم يتبق شئ
• لم يتبقّ شيء

Beyin ve uzuvları dışında hiçbir şey kalmadı ama hala işlevsel durumda!
لم يتبقى شيء من الجثة سوى الدماغ و الأطراف و مازال يتحرك

Bu dünyada saklı olan hiçbir şey kalmadı.
لم يتبقى شئ فى هذا العالم غير مُخبأ

Buzdolabımda hiçbir şey kalmadı.
تعلم،بأن ليس لدي أي شيء في ثلاجتي بالمنزل

Silahlarla ve kabadayılıkla kanıtlayacağın hiçbir şey kalmadı, Ward.
ليس لديك أيّ شيء بعد لإثباته بالأسلحة والتهديد، يا (وارد).

Sürtük karım beni, evdeki kanepede toz tutmaya terk etti ve şimdi yapılacak hiçbir şey kalmadı.
غضبى لزوجة تركتنى , لأنظف غبار الأريكة والأن لا يوجد شىء لفعلة

Michael, bir çift ve aile olarak geleceğimizi tartışacak hiçbir şey kalmadı.
مايكل لم يعد هناك شئ لنناقشهُ حول مستقبلنا كثنائي, وكعائلة

Burada onun için hiçbir şey kalmadı artık.
لم يتبقى شيء لها هنا بعد.

Ondan da geriye hiçbir şey kalmadı.
لم يتبقى شيء منهما

Geriye hiçbir şey kalmadı. Evimiz gibi..
...لم يتبقى شيء, مثل منزلنا كان

Orda görecek hiçbir şey kalmadı.
لم يتبقى شئ لننظر اليه هنا.

Elimde hiçbir şey kalmadı.
لم يبق لدي أي شيء

Maggie, şu ana kadar denemediğim hiçbir şey kalmadı.
" لا يوجد شىء لم اجربه يا "ماجى

Artık güvendiğin hiçbir şey kalmadı.
لم يعد هناك شئ متبقى حتى تؤمنى به

hiçbir şey kalmadı sadece ucuz bir takım ve kösele ayakkabı mı?
ولم يبقى إلا.. بدلة رخيصة و زوجان من الأحذية؟

Bizi o geceyle ilişkilendirecek hiçbir şey kalmadı.
لم يبقَ شيء يربطنا بتلك الليلة

- Söylenecek hiçbir şey kalmadı.
-لمْ يبقَ ما يقال

Şimdi onu durduracak hiçbir şey kalmadı.
الآن. لا يوجد شئ بيدينا لنوقفه

Keşfedecek hiçbir şey kalmadı. En sonunda Kirk'ün boğulması fikrine ulaştım.
لم يبق شئ للاستكشاف وفي النهاية جاءتني فكرة "غرق " كيرك

Görünüşe göre, Wimbledon'dan hiçbir şey kalmadı.
يبدو بأنه لم يبق شيء من ويمبلدون

Aramızda hiçbir şey kalmadı.
لم يتبق شئ بيننا

Vah vah, neredeyse hiçbir şey kalmadı.
واأسفا عليه... لم يتبقّ شيء