Eğer alamazlarsa içimde bedel ödeyeceğimize dair bir his var. | Open Subtitles | إنْ لم يحصلوا عليها لدي شعور أننه سيكون الجحيم لندفع |
Gizli bir operasyonun ortasına dalmışız gibi komik bir his var. | Open Subtitles | حسنا، لدي شعور مضحك بأننا تدخلنا لتو في منتصف عملية سرية |
İçimde, röportajın vurucu kısmına girmek üzere olduğumuza dair bir his var. | Open Subtitles | عندي شعور أننا على وشك أن ندخل في الجزء المهم من المُقابلة |
O his var ya. Daha önce hiç hissetmiş miydin? | Open Subtitles | هذا الإحساس الذي كان لديك اشعرت به من قبل ؟ |
Aslında içimde garip bir his var Jim'in bana söylemediği bir şey hakkında. | Open Subtitles | أنا في الحقيقة عِنْدي هذا الشعور الغربةِ بأنّ هناك شيء جيِم لا يُخبرُني. |
İçimde bir his var, gerçekten kötü bir şeyler olacak. | Open Subtitles | أتعرف يا جيمى ذلك الشعور السيئ الذى أحسه قبل يحدث أمر سيئ نعم أننى أحسه الآن |
İçimde öylesi daha iyi olurmuş gibi bir his var. | Open Subtitles | لدى شعور بأنه من الأفضل الأ تفعلى ذلك لماذا ؟ |
Belki de işin peşini bırakmalıyız, içimde kötü bir his var. | Open Subtitles | حسنا ربما علينا ان نترك ذلك لدي شعور سيء حول ذلك |
# İçimde bir his var beni aldatıyorsun İçimde bir his var ki--# | Open Subtitles | لدي شغور انك تصخبين لدي شعور انك تهتاجين |
Ona dedim ki: "Boş ver, içimde bu çocukla ilgili bir his var. | Open Subtitles | " لكن قلت له أسترخي يا " إيدي لدي شعور حيال هذا الفتى |
Hayır sanmıyorum ama içimde garip bir his var. | Open Subtitles | لا، انا لا اعتقد باننا فعلناها لكن لدي شعور سيء |
İçimde bir his var, bu işi hemen şimdi çözümleyebiliriz. | Open Subtitles | عندي شعور أنه يمكننا الإنتهاء من كل هذا الأن |
Bana deli diyeceksin ama,içimde onu senin öldürmüş olduğun gibi garip bir his var. | Open Subtitles | ادعوني مجنون ، لكن عندي شعور غريب مثل أنك من قتله |
Uzun hikâye ama içimde bu anı daha önce yaşadığıma dair belirgin bir his var. | Open Subtitles | هي لمدة طويلة قصّة لكنّي كان عندي المتميّزون الإحساس الذي عشت تلك اللحظة قبل ذلك. |
- Bakın, efendim gerçek bir medyum falan olmadığımı biliyorum ama içimde korkunç bir his var. | Open Subtitles | أنا أعرف ، أنه ليس من المفروض أن أكون روحانية بحق و لكننى فقط ، أشعر بذلك الإحساس الرهيب |
Uyandığımdan beri bu his var. | Open Subtitles | كَانَ عِنْدي هذا الشعور منذ أن إستيقظتُ. |
Ama o zamandan beri içimde kötü bir his var. | Open Subtitles | لكن منذ ذلك الحين، انتابنى ذلك الشعور الخاوى المظلم |
Biliyor musun, bu kurşunun senin için ateş edildiği gibi tuhaf bir his var içimde. | Open Subtitles | تعرف , لدى شعور هزلى بما تعنيه تلك الرصاصه بالنسبه لك |
Yağlayıcıyı önerirdim ama onun üzerine de düşmüşsündür gibi bir his var içimde. | Open Subtitles | سأقترح زيت تشحيم لكن لديّ شعور انك سقطت على بعض من ذلك أيضاً |
Bu haftasonuyla ilgili içimde kötü bir his var Eric. | Open Subtitles | لدي إحساس سيء ، حول نهاية الأسبوع هذه يا إريك |
Bu soğuk algınlığından kurtulunca, sen ve ben uzun uzun konuşacağız... yüz yüze... ve benim en iyi dostlarımdan biri olacakmışsın gibi bir his var içimde .bana sürekli yardım etmek isteyeceksin ve buna bayılacaksın. | Open Subtitles | عندما تَتغلّبُ على هذه البرودةِ، سَيكونُ لدينا دردشة طويلة. وجه لوجه ولدي شعور أننا سنصبح أفضل أصدقاء |
İleride çok önemli olacağına dair içimde bir his var. | Open Subtitles | يخالجني شعور أنك على وشك أن تكون ذا شأن عظيم |
- Bir şeyler yanlış gidiyor. - İçimde kötü bir his var.. | Open Subtitles | ـ ثمة خطب ما ـ يساورني شعور سيء حيال هذا |
Ekim ayı boyunca büyüyecekler ve içimde, Ocak ayı içerisinde olgunlaşacaklarına dair bir his var. | Open Subtitles | إن اليقطين يختفي لكامل شهر اكتوبر ولديّ شعور أنه سيعود في شهر يناير |
Çocuklar, içimde annenizin hapse girmeyeceğine dair delice bir his var. | Open Subtitles | يا أطفال ، لديّ إحساس قويّ أن أمكم لن تذهب للسجن |
İçimde bunun son mektubum olacağına dair bir his var çünkü sana söyleyecek son bir şeyim kaldı. | Open Subtitles | و لكني لديَّ شعور أن هذه هي آخر رسالة، لأنه لم يتبقى سوى أمر واحد أخير لأخبركِ به، |
İçimde, tüm bunların sadece gönlümüzü almak için olmadığına dair bir his var. | Open Subtitles | لدى احساس أن لأمر يتعدى مجرد الرغبة فى اسعادنا |