"hisler" - Traduction Turc en Arabe

    • المشاعر
        
    • مشاعر
        
    • الأحاسيس
        
    • الإحساس
        
    • بشعور
        
    • الحواس
        
    • أحاسيس
        
    • مشاعراً
        
    • والشعور
        
    • فحدث كان
        
    • ومشاعر
        
    • الاحاسيس
        
    O bastırılmış hisler daha sonra Gölge Adam'a dönüştü ve babam kontrolden çıktı. Sonuç olarak taşkınlığını bana gösterdi. TED هذه المشاعر التي جرى قمعُها أصبحت رجل ظلٍ فيما بعد، وأصبح خارجًا عن السيطرة، أخيرًا أطلق تيار مكبوتاته عليّ.
    Evet. Hislere sahip olmak zorundasınız. hisler insan tecrübelerinin merkezi gibidir. Open Subtitles يجب ان يكون الشخص عنده مشاعر المشاعر هى قلب التجارب البشريه
    Kızın bozulmasıyla yüzleşince tüm duygu ve hisler yok olur. Open Subtitles في وجه الفتاة المشوهـة . تدفق المشاعر و العواطف توقفت
    Birilerine karşı hisler besleyip yine de iyi bir ajan olabilirsin. Open Subtitles أتعرفين لازال بإمكانك أن تحملي مشاعر لشخص ما وستظلين جاسوسة جيدة
    O hisler, o hissettiğim duygular, işte onlar mimarlığın gücü, çünkü mimarlık matematik ve bölgeleme ile ilgili değil, işgal ettiğimiz yerlere karşı hissettiğimiz hassas, duygusal bağlantılarla ilgili. TED ذلك الشعور، تلك الأحاسيس التي أحسها، تلك هي قوة الهندسة المعمارية، لأن الهندسة المعمارية ليست رياضيات وتقسيما. بل هي تلك التقاطعات الحسية المشحونة التي نحسها في الأماكن التي نشغلها.
    Birini vurduktan sonraki hisler, korku ve pişmanlık, burda bize karşı. Open Subtitles المشاعر الطبيعية للذنب والندم بعد إطلاق النار صعد بالشعور بإننا ضدهم
    Sonra da eski, önemsiz hisler sinsice sokulup, beni gafil avladı. Open Subtitles وقبل أن أتدارك , كل تلك المشاعر القديمة استحوذت عليّ وأعمتني
    Ama iyi haber su ki, kötü hisler, iyi eylemlere dönüstürülebilir. Open Subtitles لكن الأخبار الجيدة هي أن المشاعر السيئة يُمكن تحويلها لتصرفات جيدة
    Fakat hisler akıcıdır, tanımlanacak kadar katı değildir. TED لكن المشاعر مائعة، ليست أرضية صلبة لتعريف الحب.
    Romantik hisler hakkında kendiliğinden ve ifade edilemeyen, kalpten gelen şeylermiş gibi düşünmekten hoşlanırız. TED يحلو لنا أن نفكر في المشاعر الرومانسية على أنها عفوية وأمور غير قابلة للتفسير، تنبع من القلب.
    Sonra şartlar değişir, ve hüzünlü hisler kaybolur. TED بعد ذلك تتغيرالظروف وتلك المشاعر الحزينة تختفي.
    Dünyanın her yerinde pek çoğumuzun tecrübe ettiği bu biriken hisler toplu bir travma gibi. TED تراكم المشاعر هذا الذي يختبره العديد منا حول العالم، يعدّ صدمة نفسية جماعية.
    Ne kadar zorlayıcı hisler de olsa da o bu hislere kibarlık ve şefkatle yüzünü döndü. TED بغَض النظر عن كَمِّ المشاعر الصعبة التي كانت موجودة، كان يتعامل معها برفقٍ ورحمةٍ،
    Ne de nişanımızı bozduğu için ona romantik hisler besliyorum. Open Subtitles ولم أكِنّ أي مشاعر تِجاهة مُطلقًا مُنذ أن فسخَ خِطبتنا
    Ama iyi hislerin yüzeye çıkmasını sağladı, düşkünlük hissiyatı ve daha az asil hisler çok da görünürde değildi. TED ولكننى احسست وكأن مشاعر الخير لدى قد ازدادت والمشاعر المترسخة في ذاتي ومشاعر الأنانية اختفت
    Onun Bayan Wright'a garip hisler beslediğini söylemiş Open Subtitles قالت بأن لديها مشاعر غريبة تجاه آنسة رايت
    Daha önce sıcak hisler beslediğim biriyle yapmamış olduğum için çok mutluyum. Open Subtitles أتعلمين، أنا في غاية السعادة لأنني لم أفعلها مع شخص أُكن له مشاعر فاترة
    Ama suan deneyim ettigim fiziksel hisler aslinda daha cok temel zihin-vucut mekanizmasinin sonucudur. TED لكن الأحاسيس الجسدية التى أشهدها الآن هى فى الحقيقة نتيجة كبيرة للطريقة الأساسية لعمل الجسم والعقل
    Basit ve ilkel bir dünyada, bir modele o kadar da ihtiyaç yoktur. Çünkü hisler gerçekliğe yakındır. TED في عالم بدائي و بسيط، لا يوجد حقا سبب لنموذج. لأن الإحساس يقارب الحقيقة.
    Böyle hisler beslediğin birine bunu anlatmazsan yaşayacağın pişmanlık çok daha büyük olur. Open Subtitles عدم إخبارك شخص بشعور كهذا، والعيش مع الندم، هو أمرٌ أسوأ بكثير.
    Kazanacağın yeni güçler, keskinleşmiş hisler ustalaşman gereken onca şey. Open Subtitles القوة الجديدة التي ستكون عليها الحواس هي الأكثر تقدما سوف تحتاج تتعلم كل هذه الأمور
    Öfke, kin, asabiyet gibi hisler daha fazla zeka arzusu uğruna yok sayıldı. Open Subtitles أحاسيس مثل، الغضب، الطمع، العدوان، تمّ التخلّي عنها في السعي إلى المنطق.
    Senin için gerçek hisler beslediği konusunda tartışmaya çalışmayacaksın, öyle değil mi? Open Subtitles لن تحاولي أن تجادلي بأنه يملك مشاعراً حقيقية إتجاهك أليس كذلك ؟
    Acı gerçek. hisler gerçek. Open Subtitles الألم حقيقيّ، والشعور حقيقيّ.
    - En son baktığımda hisler sayılmıyordu. Open Subtitles في آخر مرة تحققت من هذا فحدث كان مصيبًا
    Durumları hatırlıyorsun ama hisler, duygular, kavrayışından çıkıyorlar. Open Subtitles انها شخصية كرتونية تتذكر الظروف لكن الاحاسيس المشاعر

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus