"hj" - Traduction Turc en Arabe

    • إش جي
        
    • جونسون
        
    18 Eylül 2007'de öğleden sonra üçte, HJ'in cesedine otopsi yaptınız mı? Open Subtitles هل شرّحت جثة (إش جي) عند الساعة الثالثة في سبتمبر 18, 2007؟
    Verilen ifadeden de anlaşılıyor ki CJ, HJ'i ölmeden önce de tanıyordu. Open Subtitles من الشهادة، من الواضح أن (سي جي) عرف (إش جي) قبل وفاتها.
    Davalıyı cinayetin olduğu gece HJ'in Elantra'sını kullanırken gören bir şahidimiz var. Open Subtitles هناك شاهد من رأى المتهم يقود سيارة (إش جي) في ليلة الجريمة.
    Son üç gündür Murray'in iletişim kurduğu kişi HJ miymiş? Open Subtitles اذا في الأيام الثلاثة الماضية كان موراي يتواصل مع جونسون
    HJ geri dönmeye çalıştığı her seferinde p-brane'i çok güçlü salladı ve bu herifin kadranını ateşledi. Open Subtitles نعم ، كلما كان جونسون يحاول العودة كان الغشاء يهتز بقوة كافية ليوقف ادوات هذا الرجل
    Yirmi üç yaşında bir sanat öğrencisi Jang Hyejin, HJ olarak da biliniyor, stüdyosunda kalırken kaybolmuş. Open Subtitles طالبة رسم 23 سنة (جانغ هيجن)، المعروفة بإسم (إش جي) إختفت في مسكنها.
    HJ, iki hafta sonra, 16 Ağustos'ta Misari'deki bir bataklıkta, ölü olarak bulunmuş. Open Subtitles (إش جي) وجدت بعد حوالي إسبوعين في 16 أغسطس في مستنقع في "ميساري"، كجثة ميتة.
    HJ'oturma odasındaki cüzdanın üzerinde, HJ'in kanı... ...ve CJ'in parmak izleri bulundu. Open Subtitles محفظة (إش جي) وجدت في غرفة الجلوس تحتوي كُلاً من دمّ (إش جي) وبصمات أصابع (سي جي).
    HJ'in arabasını da çok acil bulmanı istiyorum. Open Subtitles هل يمكنك العثور لي على سيارة (إش جي) بأسرع ما يمكن رجاءً؟
    HJ'in stüdyosuna gidip bilgisayarını ara. Open Subtitles إذهبي إلى مسكن (إش جي) وإبحثِ في الكومبيوتر.
    Bu odadaki her şey aynı HJ yaşarken ki gibi. Open Subtitles كل شيء في هذه الغرفة هو تماماً عندما كانت (إش جي) هنا.
    Eğer o akşam kapının kilidi açıldıysa HJ kendisi açtı demektir. Open Subtitles إذا كان القفل فُتح تلك الليلة، يعني إن (إش جي) فتحتهُ بنفسها.
    O gece daire gelen katil büyük ihtimalle HJ'in davet ettiği sayısız erkekten biriydi. Open Subtitles من المرجح جدا أن القاتل الذي دخل الشقة تلك الليلة هو ربما واحد من العديد من الرجال الذي دعتهُ (إش جي) بنفسها،
    Bu da demektir ki davalımız, HJ'yi ilk kez orada görüyordu. Open Subtitles ذلك يعني إن المتهم رأى (إش جي) لأول مرة، حينها.
    HJ'i önceden tandığını bana niye söylemedin? Open Subtitles لماذا لم تخبرني أنك تعرف (إش جي) على طول؟
    HJ'in ağzında bulunan uyuşturucunun ismi fenisiklidin. Open Subtitles مخدر وجدت داخل فمّ (إش جي)، يُدعى "فينيسيكليدين".
    Her neyse, HJ'in tamponundaki çarpıkların izini bulduk. Open Subtitles على أي حال، وجدنا علامات الخدش على صدام سيارة (إش جي).
    Arabanın sahibi, 2 Ağustos'ta sigorta şirketini HJ'in stdüyosunun yakınlarından aramış! Open Subtitles المالك إتصل بالتأمين في أغسطس 2، قرب مسكن (إش جي)!
    HJ'nin teknolojisinden gelen titreşimleri okuyordu. Open Subtitles كانت تقرأ الاهتزازات من تكنولوجيا جونسون
    Geri dönmeden HJ'nin makinesini kapatırlarsa, bize ne olacağını sormalı mıyım? Open Subtitles هل علي أن أسأل ما سيحدث لنا إذا أوقفوا آلة جونسون قبل ان تعيدينا؟
    Galiba, HJ karşıya nasıl geçileceğini çözmüş. Open Subtitles يبدو ان جونسون تصور انه عند العبور

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus