Hoşçakal demeye vakit yok. | Open Subtitles | لا يوجد وقت للوداع. |
Hoşçakal demeye mi geldin? | Open Subtitles | هل جئت للوداع ؟ |
Hoşçakal demeye ve iyi dileklerimi iletmeye geldim. | Open Subtitles | لقد أتيت لأودعك و أتمنى لك الخير |
Ben de tam size Hoşçakal demeye gelmiştim. | Open Subtitles | بول لقد كنت فى طريقى لأودعك |
Hoşçakal demeye geldim. | Open Subtitles | لقد جئت لأودعك |
Sadece tekneye Hoşçakal demeye geldim ama | Open Subtitles | أنا فقط جِئتُ للقَول مع السّلامة إلى المركبِ، |
Hoşçakal demeye, ...ve sana iyi şanslar dilemeye geldim. | Open Subtitles | حَسناً , l جاءَ للقَول مع السّلامة ولتَمنّيك حظِّ. |
Hoşçakal demeye geldim. | Open Subtitles | جئتُ لأودعك |
Abbey, Ben, uh-- Ben sana Hoşçakal demeye geldim.. | Open Subtitles | آبي)، أنا... أتيت لأودعك) |
O da sadece ona eşlik edersem gideceğini söyledi, o yüzden Hoşçakal demeye geldim. | Open Subtitles | قالتْ بأنّها تَعْملُ ذلك فقط إذا رافقتُها، لذا... جِئتُ للقَول مع السّلامة. |