Sonra da onu, bütün kızların önünde iç çamaşırıyla hula dansı yapmaya zorladık. | Open Subtitles | ثم جعلناه يرقص بملابسه الداخلية أمام الفتيات |
Korkunç saygısızlığını ve iç çamaşırıyla yan gelip yatmasını çıkarırsan tam evlenilecek çocuk. | Open Subtitles | وإذا تغاضيت عن قلة احترامه الشديدة لنا وأنه يحب الجلوس بملابسه الداخلية فهو شاب تتمناه أي فتاة |
Herkes sadece kendi iç çamaşırıyla ilgilensin! | Open Subtitles | كل شخص يبقى بملابسه الداخلية التي عليه |
- İç çamaşırıyla yoga yapmasını izletiyor, ama bunun için perdeyi kapatmış. | Open Subtitles | رائع، علينا مشاهدته يمارس الرياضة التأملية في ملابسه الداخلية لكن من أجل ذلك، يغلق الستائر |
Uzaktan kumandalı iç çamaşırıyla ne alakası olduğunu da anlamadım. | Open Subtitles | او ما صلة هذا بجهاز تحكم للملابس الداخلية |
Tören ve kötü kokulu John'u bayrak direğine iç çamaşırıyla çekme oyunu. | Open Subtitles | الإستعراض، اللعبة، المعلَّق (جون) ذو الرائحة الكريهة فوق سارية العلم بملابسه الداخلية. |
İç çamaşırıyla dans etmeyi çok sever. | Open Subtitles | إنّه يحبّ الرقص بملابسه الداخلية |
Selby, onu kızlar soyunma odasına götürdü, kendi iç çamaşırıyla gözlerini bağladı, ...onu çıplak olarak bağladı, resmini çekti ve bütün okula dağıttı. | Open Subtitles | قام (سيلبي) بسحبه بالقوّة إلى غرفة تبديل ملابس الفتيات وقام بعصب عينيه بملابسه الداخلية وقام بتقييده وهو عاري {\pos(195,225)} وإلتقط صورة له وبعدها نشرها بجميع أرجاء المدرسة {\pos(195,225)} |
Gus orada ters giydiği iç çamaşırıyla seksi biçimde duruyordu. | Open Subtitles | في عالمه المثير للملابس الداخلية |