İç çamaşırlarınla fotoğraf çektiremezsin. | Open Subtitles | فلا يمكنك التقاط صورة و أنت بملابسك الداخلية |
Buraya iç çamaşırlarınla geldiğin için mazeret mi arıyorsun? | Open Subtitles | هل كنت تحتاج عذراً لتأتي هنا بملابسك الداخلية ؟ |
Hatta belki seni iç çamaşırlarınla da görebilir. | Open Subtitles | ربما يمكنه ان يراكِ بملابسك الداخلية كذلك |
İç çamaşırlarınla dans edersin Klima tamiri dersine girersin | Open Subtitles | الرقص في ملابسك الداخلية و إصلاح أجهزة التكييف |
İç çamaşırlarınla etrafa köpük saçıyorsun. | Open Subtitles | أنتِ غاضبة و أنتِ بملابسكِ الداخلية فحسب |
Penny, neden oda servisi elemanının önünde iç çamaşırlarınla duruyorsun? | Open Subtitles | ماذا تفعلين وانتِ في ملابسكِ الداخلية مع رجل حدمة الغرف |
Buraya iç çamaşırlarınla gelmenle benim hiçbir ilgim yok. | Open Subtitles | ليس لي علاقة في قدومك إلى هنا بملابسك الداخلية |
Dairemde iç çamaşırlarınla dolaşıp en iyi arkadaşımla düzüşüyordun. | Open Subtitles | ,تتمشين في شقتي بملابسك الداخلية تضاجعين أعز أصدقائي |
"Lindsay, unutma... ..iç çamaşırlarınla dans yapmak için çok yaşlı değilsin." | Open Subtitles | أنك لست عجوز على الرقص... بملابسك الداخلية |
İç çamaşırlarınla girmek ister misin? | Open Subtitles | سأخذك في ملابسك الداخلية هل تريدين الدخول؟ |
Pekala, sen burada, iç çamaşırlarınla ve botlarınla takıl. | Open Subtitles | حسنا،فلتبقأنتهنا في... ملابسك الداخلية والأحذية. |
Seni üzerinde iç çamaşırlarınla Charles ile öpüşürken gördüğüm anda, daha önceki seçimlerin için sana duymuş olabileceğim tüm sempatiyi yitirdin. | Open Subtitles | تعلمين, لقد خسرتي أي تعاطف قد يكون لدي لخياراتك السابقة في اللحظة التي رأيتك فيها تقبلين (تشارلز) في ملابسك الداخلية |
Hey, Penny. Neden oda servisi elemanının önünde iç çamaşırlarınla duruyorsun? | Open Subtitles | ماذا تفعلين وانتِ في ملابسكِ الداخلية مع رجل حدمة الغرف |