Eğer bir daha fırlarsa, hemen içeri sok. | Open Subtitles | إن سقط هذا ثانية، أدخله لي. |
Haydi, içeri sok şunu. | Open Subtitles | هيّا، أدخله سنذهب في نزهة |
- Şimdi nazikçe içeri sok. | Open Subtitles | الآن أدخله فقط بلطف. |
Pekala. Çabuk içeri sok. | Open Subtitles | لا بأس، أحضريه للداخل سريعًا. |
Pekala. Çabuk içeri sok. | Open Subtitles | لا بأس، أحضريه للداخل سريعًا. |
-Şuradan bir şey sarkıyor. -Onu içeri sok. | Open Subtitles | شيء ما يبرز من هنا - أدخله - |
Tamam, onu içeri sok. | Open Subtitles | حسناً, أدخله. |
- Bilmem. Onu içeri sok. | Open Subtitles | -لا أعرف أدخله |