| Başkan bu olayı içişlerine bırakmamı istedi. | Open Subtitles | المدير يريد تسليم هذه القضية إلى الشؤون الداخلية |
| İçişlerine bildirmekten başka seçeneği kalmaz. | Open Subtitles | قال انه ليس لديهم خيار سوى إبلاغ الشؤون الداخلية. |
| Orospu çocuğu kanıtı İçişlerine göndermeye çalışıyor. | Open Subtitles | يحاول الوغد أن يرسل الدليل إلى قسم الشؤون الداخلية. |
| İçişlerine ne isterseniz onu söyleyin. | Open Subtitles | يُمكنكِ إخبار الشؤون الداخليّة أيًا كان ما تُريدين. |
| Yani İçişlerine şikayet dilekçemi verdiğimde... | Open Subtitles | إذاً، حينما قدّمتُ شكوتي لإدارة الشؤون الداخليّة... |
| - Evet ve bütün olanların peşini bırakmazsam, beni İçişlerine gitmekle tehdit etti. | Open Subtitles | -نعم وقام.. بتهديدي بالذهاب للشؤون الداخلية |
| İçişlerine götürmek istediğim bir konu var. | Open Subtitles | هنالك أمر أرغب برفعه للشؤون الداخلية |
| Seninle görüşmek için İçişlerine götürecekler. | Open Subtitles | ستتم إحالتك إلى الشؤون الداخلية للتحقيق معك رسمياً |
| - Bu olayı içişlerine devret. - Efendim? | Open Subtitles | أعطي هذه الحالة إلى الشؤون الداخلية |
| Davayı İçişlerine devrediyorum. | Open Subtitles | سوف أحول القضية إلى الشؤون الداخلية |
| İçişlerine Chin'in parayı kendisi için aldığını söylediyse Coughlin elinden rozetini sonsuza dek alacağından emin olmak isteyecektir. | Open Subtitles | إن اخبر الشؤون الداخلية أن (شين) أخذ ،المال لنفسه فإن (كوفلين) سيتأكد من أنه سيخسر شارته ولسبب وجيه |
| Bir yılı aşkın süredir hapistesin. Ne oldu da aniden İçişlerine Fusco hakkında konuşmaya başladın? | Open Subtitles | اسمع، أنت في السجن منذ ما يربو عن عام، لماذا تتحدّث فجأة مع الشؤون الداخليّة عن (فوسكو)؟ |
| Halawa'ya gidip Waincroft'a içişlerine ne anlattığını soracağımızı düşünmüştür. | Open Subtitles | لنرى ما أخبره (واينكروفت) للشؤون الداخلية |
Arabe 
Anglais 
Français 
Espagnol 
Allemand 
Portugais 
Turc 