Ailen için endişelendiğini biliyorum. Bende oradaydım. | Open Subtitles | أعلم أنك قلق بشأن عائلتك كنت فى موقفك من قبل |
Hemşire morfini azalttı. Onun için endişelendiğini... | Open Subtitles | لقد خفضت الممرضة من المخدر ...ظننتك قلق بشأن |
Kardeşin için endişelendiğini biliyorum. | Open Subtitles | اعلم انك قلق على اخاك |
Bak, annen için endişelendiğini biliyorum. | Open Subtitles | اعلم أنك قلق على أمك |
Şimdi de beni için endişelendiğini beni korumak istediğini söylüyorsun. | Open Subtitles | و الآن، أنت تقول أنك قلق بشأني و تريد أن تحميني |
Kardeşin vurulmadan önce onun için endişelendiğini hissediyorum. | Open Subtitles | لدي شعور أنك كنت قلقة على أخيك قبل تعرضه لإطلاق النار |
Morgan, Gideon için endişelendiğini söyledi. | Open Subtitles | مورغان يقول انك قلق بشأن غيديون |
Onlardan ayrıldığın için endişelendiğini biliyorum. | Open Subtitles | ماذا عنهم؟ أنا أعرف أنك قلق بشأن تركهم |
Mühür için endişelendiğini biliyorum. | Open Subtitles | إسمع، أعلم أنك قلق بشأن العلامة |
Bak, annen için endişelendiğini biliyorum. | Open Subtitles | اعلم أنك قلق على أمك |
Bak, Kate için endişelendiğini biliyorum. | Open Subtitles | إسمع ، أنا أعلم أنك قلق على (كايت) ، وكذلك أنا لكن يجب عليك التصرف بحكمة |
Grace için endişelendiğini biliyorum minişim. | Open Subtitles | أعرف أنك قلق على (غرايس) يا عزيزي. |
Benim için endişelendiğini duymak güzel. | Open Subtitles | من الجيد أن أسمع أنك قلق بشأني |
Eğer sen tanımasaydım Smallville benim için endişelendiğini düşünürdüm. | Open Subtitles | ،(لو لم أكن أعرفك جيداً يا (سمولفيل لكنت ظننت بأنك قلق بشأني |
Waverly için endişelendiğini biliyorum ama Bobo'nun gizli planları var. | Open Subtitles | انت اسمعي أعرف أنك قلقة على ويفرلي ولكن بوبو لديه شيء يخفيه |
Evet. Gelip Kay için endişelendiğini söyledi. | Open Subtitles | (أجل، لقد جاءت لتخبرني أنها قلقة على (كاي |
Onun benim için endişelendiğini ve... ..olanlar hakkında konuşmak istediğini biliyordum. | Open Subtitles | كنت اعرف أنه كان قلق علي اعلم أنه أراد التحدث عما جرى |
Benim için endişelendiğini biliyorum ve aynı zamanda böylesine bir fedakarlığın sana hiç de doğal gelmediğinin farkındayım. | Open Subtitles | ،أعلم أنّكَ قلق عليّ وأعلم أيضاً أنّ هذا النوع من الإيثار ليس من طبيعتكَ النفسيّة |
Eve telefon etmedim ama annemin benim için endişelendiğini biliyorum. | Open Subtitles | أنا لم أتصل بمنزلي، لكنني أعلم بأن والدتي قلقة بشأني. |
Annen ve Didi için endişelendiğini biliyorum, ama bu işe bir son vermelisin! | Open Subtitles | أعرف بأنك قلقةٌ بخصوص أمكٍ و (ديدي)، -لكن هذه التفاهة يجب أن تتوقف. |
Benim için endişelendiğini söyledi ve siz ona inandınız hele ki beni buraya o tıkmışken. | Open Subtitles | أخبركم أنّه قلق عني، وصدقتموه، بينما هو الشخص الذي وضعني هنا |