İstediklerimiz ve hayatta kalmak için yapmak zorunda olduklarımız genelde örtüşmüyor. | Open Subtitles | مانرغبه وما يجب علينا فعله من اجل البقاء دائما مختلفان |
Hepimiz için yapmak zorunda olduğum şeyi yaptım. | Open Subtitles | أنا فعلت ما عليّ فعله من اجلنا جميعاً |
- Sizin için yapmak istediler. - Teşekkür ederim. | Open Subtitles | لقد أرادو فعل هذا لأجلك - شكراً لكم - |
Bunu sizin için yapmak istiyorum. | Open Subtitles | أريد فعلها لأجلكم |
Ama gerçekte tek tek şu an burada bulunan herkesin içindeki kızı onurlandırmak için yapmak istiyorum, ağlayan parçamızı onurlandırmak için duygusal parçamızı onurlandırmak için, kırılgan parçamızı onurlandırmak için, geleceğimizin bu kısımlarda yattığını anlamak için. | TED | ولكننى بالفعل أريد أن أفعل ذلك من أجل كل شخص هنا لتقدير الفتاة بداخلنا لتقدير الجزء الباكي لتقدير الجزء الشاعري لتقدير الجزء الحساس لفهم أين يكمن المستقبل |
Bunu senin için yapmak istiyorum. Sadece eğlenemez misin? | Open Subtitles | هيا كارلوس اريد ان أفعل هذا لأجلك |
Bu kendim için yapmak istediğim bir şeydi. | Open Subtitles | "هذا شيئاً أردت ان افعله لأجلي" |
Gitmeden evvel sizin için yapmak istediğim bir şey var. | Open Subtitles | قبل أن تغادر يوجد شيء أريد فعله من أجلك |
- Bunu senin için yapmak istiyorum. | Open Subtitles | أريد فعل هذا لأجلك |
- Bunu senin için yapmak istiyorum. | Open Subtitles | أريد فعل هذا لأجلك |
Bunu sizin için yapmak istiyorum. | Open Subtitles | أريد فعلها لأجلكم |
Bunu Sunitha için yapmak istiyorum. | TED | وأريد أن أفعل ذلك من أجل (سونيثا) |
Senin için yapmak istedim. Bunu hakediyorsun. | Open Subtitles | أردت أن أفعل هذا لأجلك أنتِ تستحقين |
Ben de senin için yapmak istiyorum. | Open Subtitles | دعني أفعل هذا لأجلك |
Evet, kendim için yapmak istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن افعله لأجلي |