"içmiştik" - Traduction Turc en Arabe

    • شربنا
        
    • تناولنا
        
    • وشربنا
        
    • سكرنا
        
    • في الشُرب
        
    • احتسينا
        
    • كنا نشرب
        
    • دخنا
        
    Geç olmuştu, bayağı da içmiştik, TED وكان الوقت متأخراً في المساء، وكنا قد شربنا كثيراً
    Gittiği gün kahve içmiştik. Bazı kağıtların üzerinde olduğu için kupamı kaldırmış olabilir. Open Subtitles شربنا القهوة يوم رحيلها، أعتقدُ أنّها قد حرّكت كوبي، لأنّه كان على بعض الورق
    Bahçede oturmuştuk. Mum ışığında şarap içmiştik. Open Subtitles جلسنا في الفناء و شربنا النبيذ و أشعلنا الشموع
    Kötü bir gün geçiriyorduk. İkimiz de. Birlikte birkaç kadeh içmiştik ve... Open Subtitles لقد كان يوماً سيئاً لكلانا تناولنا القليل من المشروبات , والأمر فقط
    Evde yalnızdık, siz gitmiştiniz, o kadar içki içmiştik ve... Open Subtitles نحن كنا بالشقه بعدما غادرتى وشربنا كل الشراب
    Ona zaten içmiştik! Open Subtitles نحن بالفعل سكرنا لذلك ..
    İkimiz de çok içmiştik. Open Subtitles لقد افرطنا في الشُرب و كُنا ثمِلين
    Hayır, teşekkürler. İçmiştik zaten. Open Subtitles لا ، شكراً ، احتسينا بعضاً منه قبل مجيئنا
    Dört şişe şarap içmiştik. Onu öpmeye çalışmıştın. Open Subtitles لقد شربنا أربع زجاجات من النبيذ و حاولت تقبيلها
    Şampanya içmiştik, dans etmiştik... ve tüm gece boyunca konuşmuştuk. Open Subtitles شربنا الشمبانيا ,ورقصنا وتحدثنا طوال اليل
    Bir keresinde bira içmiştik ve modifiye ettiği arabasını göstermişti. Open Subtitles شربنا الجعة معًا ذات مرّة وأراني سيّارتي حين كان يعيد تجميعها.
    Şey yılbaşıydı, biraz bir şeyler içmiştik. Open Subtitles حسناً.. كانت تلك بالسنة الجديدة، فلقد شربنا قليلاً.
    O şişeyi yeni bir başlangıç niyetiyle içmiştik. Open Subtitles لقد شربنا القنينة في نخب للبدايات الجديدة
    Her zamanki türden şeyler yapıyorduk. Fazlasıyla içmiştik. Open Subtitles ليس هناك ما يستحق الذكر شربنا كثيرا
    Hatta daha sonra bir içki içmiştik. Open Subtitles أعتقد بأننا تناولنا شرابا معاً بعد الحفل
    -Beyaz Saray'a gelmeden önce birer içki içmiştik. Open Subtitles تناولنا شراب أثناء وجوده في البيت الأبيض
    İçki içmiştik. Evli adamlarla yatmam. Open Subtitles تناولنا شراباً ذات مرّة فلا أنام مع الرجال المتزوّجين
    Her neyse, ben ve Eddie, bir şeyler içmeye gittik çok fazla içmiştik... sonra dövme dükkanına gittik, ben bir çöl faresi dövmesi yaptırdım... ve Eddie biraz daha anlamlı bir şeyler yaptırmak istedi. Open Subtitles علي العموم.. ذهبت أنا و ايدي لتناول بعض الشراب وشربنا كثيرا
    95 Opus One içmiştik tütsülenmiş somon ve enginarla. Open Subtitles وشربنا 95 أوبوسوان و كان هناك الكثير من الحشرات ولكننا لم نهتم
    Hatırla, geçen hafta sonu, ...havuza girip şarap içmiştik. Open Subtitles تذكر عطلة نهاية الأسبوع الأخيره عندما نزلنا في حمام السباحه وشربنا النبيذ ؟
    Bir seferinde de deliler gibi içmiştik. Open Subtitles و مرة... سكرنا حتى الثمالة
    İkimiz de çok içmiştik. Open Subtitles لقد افرطنا في الشُرب و كُنا ثمِلين
    - Evet, bugün viski içmiştik beraber. Fena bir mafyacıya benziyordu. Open Subtitles أجل، احتسينا الخمر سويًّا، يبدو مجرمًا حقيقيًّا.
    O olay olmadan hemen önce biz votka içmiştik. Open Subtitles لقد كنا نشرب معا كان لدينا نبيذا وفودكا
    Tanrım, Doug ile ilk oraya gidişimizde Ian ile biraz esrar içmiştik sonra Gabby'ye hamile kaldım ve tüm bunları bırakmam gerektiğini farkettim. Open Subtitles " يا الهى, عندما ارتبطنا انا و " دوغ " دخنا حشيش بصحية " ايان " و بعدها حملت بـ" غابى

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus