Bu yüzden Deloitte anketi gönderdi, şimdilik 4.000'nin üzerinde kişi cevapladı ve iş yerlerinde devam ediyoruz. | TED | فقامت ديلويت بسبرٍ للأراء، و شارك فيه أكثر من 4000 شخصٍ، وسنواصل ذلك في أماكن العمل. |
Ailemden insanlar, daha önceleri birlikte çalıştığım gençler, okullarda, iş yerlerinde ve havaalanlarında, tacize uğruyorlardı. | TED | أشخاص كانوا أفراد في عائلتي، أشخاص يافعين عملت معهم، تعرضوا لاعتداءات في المدارس، في أماكن العمل وفي المطارات. |
Binlerce büro ve fabrika işçisine, evlerine gitmeyip, iş yerlerinde kalmaları yolunda uyarılar yapıldı. | Open Subtitles | صدرت الأوامر لجميع القوات بعدم مغادرة مواقعهم ولا يعودوا لبيوتهم ولا أماكن عملهم لأي سبب |
İnanıyorum ki, Vancouver şehrinin sakinleri, kendilerini evlerinde okullarında ve iş yerlerinde güvende hissetmek istiyor. | Open Subtitles | أعتقد أن المواطنين في فانكوفر يريدون أن يشعروا بالأمان في بيوتهم ، مدارسهم ، و أماكن عملهم |