"işi ciddiye" - Traduction Turc en Arabe

    • محمل الجد
        
    • الأمر بجدية
        
    • الأمر جدياً
        
    - Muhteşem. Yapma böyle Mike. Bu işi ciddiye almalısın. Open Subtitles ، مايك ، فعليك أن تأخذ الأمر على محمل الجد.
    Siz bu işi ciddiye almayabilirsiniz şerif ama ben alıyorum. Open Subtitles انت لا تاخذ عملك على محمل الجد لذلك سأفعل انا
    Bu kişilerin hepsini oyun konusuna odaklanmış bir grup hâline getireceksiniz. Böyle yapınca bu işi ciddiye almamak epey zor oluyor. TED و يمكن جعل مجموعة منهم تركز على اللعب, و هو أمر صعب أن لا يؤخذ اللعب على محمل الجد.
    Bize gerçekten para kazandırabilir. -Bu işi ciddiye alalım. -Tamam. Open Subtitles ربما بإمكانه جلب أموال حقيقية لنا لذا لنأخذ هذا الأمر بجدية
    Görünüşe bakılırsa bu işi ciddiye alan tek kişi benim. Open Subtitles ويبدو أنني الوحيدة هنا التي تأخد الأمر بجدية.
    Ben de bu işi ciddiye almayan senin gibi şerefsizlerden sıkılmaya başladım. - Ne? Open Subtitles وأنا سئمت من الأوغاد أمثالك الذين لا يعتبرون هذا الأمر جدياً
    Bu işi ciddiye almaya başlamanı şiddetle tavsiye ederim. Open Subtitles أقترح بقوة أن تأخذ الأمر جدياً
    Kaspersky bu işi ciddiye almaya başlayacağını söyleyen ilk şirketlerden biriydi. TED كانت كاسبيرسكي من أولى الشركات التي صرحت بأنها ستأخذ المسألة على محمل الجد.
    Hani bu işi ciddiye alacaktın? Open Subtitles مهلا, كنت أعتقد أننا كنا سنأخذ هذا على محمل الجد, أليس كذلك؟
    Terfi istediğini sanıyorsun... ama orada başarılı olamazsan, reklamcılıktan atılırsın çünkü kimse bu işi ciddiye almıyor. Open Subtitles تظن نفسك تطلب ترقية، لكن لو فشلت هناك، ستطرد من الإعلانات، لأنه لا أحد يأخذه على محمل الجد.
    Haklıydınız Bay Başkan. Bu işi ciddiye almıyorlar. Open Subtitles كنت محق، سيدي الرئيس إنهم لا يأخذون هذا على محمل الجد
    Artık dizidesin, işi ciddiye alman lazım. Open Subtitles بما انك الآن فالمسلسل، عليك أن تأخذ الأمر على محمل الجد.
    Pek bilmiyorum ama onun gibi birisi büyük dediyse o işi ciddiye alırım ben. Open Subtitles أنا لا أعرف الكثير، ولكن إن قال رجل كهذا أنه شيء كبير، سأخذ الأمر على محمل الجد.
    Lütfen bu işi ciddiye alır mısın? Open Subtitles هلا تأخذ هذا الأمر بجدية من فضلك؟
    Yine de bu işi ciddiye aldığını görmek sevindirici. Open Subtitles لكنني سعيد بأنك تأخذ الأمر بجدية أكبر
    Ve bu işi ciddiye alıyorsun. Open Subtitles وأنت تَأْخذُ الأمر بجدية.
    Bu işi ciddiye almalıyız. Open Subtitles يجب علينا أن نأخذ الأمر بجدية

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus