| O iki aşk kuşunun birbirlerine sonsuza kadar işkence etmesine izin verecektim. | Open Subtitles | والسماح للطيور المحبة بتعذيب بعضهم البعض إلى الأبد |
| CIA'in gizli operasyonlar ekibine, Teo Braga'nın kocanızın oğlu olduğunu bildiğiniz halde, işkence etmesine izin mi verdiniz? | Open Subtitles | هل سمحتِ لفريق العمليات الاسود للاستخبارات "المركزية بتعذيب "تيو براغا مع كامل المعرفة بأنه كان ابن زوجكِ؟ |
| O, Charlotte'ın bize işkence etmesine yardımcı olmayı seçti. | Open Subtitles | لقد اختارت مساعدة شارولت لتعذيبنا |
| O manyağın bize işkence etmesine yardım etmiştin. | Open Subtitles | ساعدتِ ذلك المجنون لتعذيبنا. |
| Neden sana işkence etmesine izin verdin? Bunu bana önceden söyleyebilirdin. | Open Subtitles | لماذا سمحت بالإستمرار حيث إنه كان بإمكانك أنت تخبرني في اي وقت ؟ |
| Neden sana işkence etmesine izin verdin? Bunu bana önceden söyleyebilirdin. | Open Subtitles | لماذا سمحت بالإستمرار حيث إنه كان بإمكانك أنت تخبرني في اي وقت ؟ |
| Orada ne yaptığını gördünüz, kalabalığın zavallı çocuğa işkence etmesine izin verdi. | Open Subtitles | لقد رأيت ما فعله بالخارج لقد ترك الحشد يعذب الفتي المسكين |
| Orada ne yaptığını gördünüz, kalabalığın zavallı çocuğa işkence etmesine izin verdi. | Open Subtitles | لقد رأيت ما فعله بالخارج لقد ترك الحشد يعذب الفتي المسكين |
| Bill, Jack'in Prado'ya işkence etmesine nasıl izin verebilirsin? | Open Subtitles | بيل) كيف سمحت لـ(جاك) بتعذيب (برادو)؟ |
| Mephistopheles'in aileme daha fazla işkence etmesine izin vermeyeceğim. | Open Subtitles | ولكنني لن أدع "إبليس" يعذب عائلتي أكثر من ذلك هل تسمعينني؟ |
Arabe 
Anglais 
Français 
Espagnol 
Allemand 
Portugais 
Turc 