Ben de öyle! Bu hapishaneyi kahrolası bir şekilde işletiyorlar! | Open Subtitles | و لا أنا انهم يديرون المكان كما لو كان سجنا |
Bir memleket için çalışıyorlar ve tüm fonksiyonları yönetiyorlar. Çöpleri kaldırıyorlar, kanalizasyon sistemini işletiyorlar. | TED | فهم يشغلون جزء من الإقليم، وهم يديرون وظائفهم، فهم يجمعون النفايات، ويقومون بتشغيل نظام الصرف الصحي. |
Yatırımcılarım bir limuzin şirketi işletiyorlar. | Open Subtitles | هؤلاء الرجال، المستثمرين الخاصين بيّ الذين يديرون خدمة سيارات الليموزين، |
Şimdi birlikte bir hediyelik eşya dükkânı işletiyorlar. | Open Subtitles | اليوم يديران دكاناً للتذكارات في ماوي |
Joseph ve Christine, bu kondomlardan bir çoğunu satan bir eczane işletiyorlar, ve bağış bürolarının düşük fiyata ve ücretsiz kondom sağlamalarına ve bunun yanında reklam kampanyaları yürütmelerine rağmen, müşterilerin bu markaları almadıklarını söylüyorlar. | TED | جوزيف و كريستين، اللذان يديران صيدلية تباع فيها تلك الواقيات ، يؤكدان بأنه على الرغم من حصولهم عليها من منظمات العون بتكلفة أقل أو مجاناً، مصحوبة ببرنامجها التسويقي الذي يتماشي معهن، فرواد الصيديلة لا يجذبهم هذا الصنف من الواقيات. |
Gabriella'yla birlikte benim için lokanta işletiyorlar. | Open Subtitles | إنهما يديران المطعم لأجلي. |
Yatırımcılarım bir limuzin şirketi işletiyorlar. | Open Subtitles | هؤلاء الرجال، المستثمرين الخاصين بيّ الذين يديرون خدمة سيارات الليموزين، |
İdare edenler onlar. Bu oyun merkezini işletiyorlar. | Open Subtitles | . إنهم المسئولون . هم من يديرون محطة الألعاب |
Löwenlar gladyatör zamanlarına dayanan yasa dışı bir dövüş kulübü işletiyorlar. | Open Subtitles | اعني, بان هؤلاء اللوين كانوا يديرون نزالت الحلبات الغير مشروعه والتي يعود تاريخها إلى حقبة المصارعين القدامى |
Bir uyku kliniği işletiyorlar. Onlar insan değiller. Onu yok edecek misin? | Open Subtitles | إنهم يديرون عيادة للنوم - إنهم ليسوا بشريين , هلاّ تخلصت منه بأكمله ؟ |
Amerika'daki en büyük kumarhaneleri işletiyorlar. | Open Subtitles | إنهُم يديرون أكبر الكازينوهات الليلية في "الولايات المتحدة" |
Sanki askeri kamp gibi bir yer işletiyorlar. | Open Subtitles | يبدو الأمر وكأنّهم يديرون مخيّمًا هنا |
Bir tür askeri kamp işletiyorlar sanki. | Open Subtitles | يبدو أنهم كانوا يديرون معسكرًا للتدريب |
Tüm işletmeleri zararına işletiyorlar. | Open Subtitles | الآن يديرون الصناعة كلها بخسارة |
Cephane fabrikası işletiyorlar. Acele et. | Open Subtitles | . انهم يديرون مصنع للعتاد |
O ve Gabriella restorantı benim için işletiyorlar. | Open Subtitles | هو و (غابريلا) يديران المطعم لي. |
O ve Edgar burayı işletiyorlar. | Open Subtitles | هي و(إدجار) يديران هذا المكان |