O işsiz bir aktör, biriyle ortak bir evde yaşıyor. | Open Subtitles | إنه ممثل عاطل عن العمل يعيش في منزل بالمشاركة |
Ehh insanlar hakkında direkt önyargılarda bulunur, ve seni işsiz bir aktör olarak gördü | Open Subtitles | لديه أحكام سريعة حول الناس رأى أنك ممثل عاطل عن العمل |
Bir dost, işsiz bir aktör, esrarkeş hapisten yeni çıkmış bir dolandırıcı, kim bilir? | Open Subtitles | قد يكون صديق او ممثل عاطل عن العمل او مدمن مخدرات او مخادع قد خرج من السجن , من يعلم؟ |
İşsiz bir filozof olma korkusu beni avukat olmaya yönlendirdi ve kendimi keşfettikçe gördüm ki avukatlık bana uygun değildi. | TED | إن الخوف من كوني فيلسوفة عاطلة عن العمل قادني إلى أن أصبح محامية، وكما اكتشفت، فإن المحاماة لم تكن مناسبة بتاتًا. |
Bir de bu süreçte tanıştığınız işsiz bir casus. | Open Subtitles | وجاسوس خارج الخدمة قابلته علي الطريق |
ve orda insanların bütün göreceği kızkardeşleriyle aynı evde yaşayan, işsiz bir erkek arkadaşı olan aynı acınası ezik kişi olduğum. | Open Subtitles | و كل ما سيراه هؤلاء بأنني مازلت المعتوهة نفسها والتي مازالت تعيش مع أخواتها وحبيبها العاطل |
Hayatım boyunca işsiz bir videografikçi olarak kalsam da önemli değil. | Open Subtitles | أنا بخير لأنني سأكون مصور بدون عمل لبقية حياتي |
Ne diyeceksin, işsiz bir aşçı yamağı olduğunu mu? | Open Subtitles | و ماذا ستقول لها , بأنك طباخ عاطل عن العمل |
Zeke, ben işsiz bir Culinary lnstitute mezunuyum. Bunu konuşmuştuk. | Open Subtitles | زيك, سأقول لها بأنني تخرجت من معهد للطبخ و عاطل عن العمل |
O, işsiz bir deniz kuvvetleri kocasıydı, Ajan Gibbs. | Open Subtitles | لقد كان زوج بحرى عاطل عن العمل عميل جيبز |
Trav, baban bir otoparktaki bir teknede yaşayan işsiz bir adam. | Open Subtitles | تراف، أنه عاطل عن العمل والذي يعيش على متن قارب في موقف سيارات |
Adam ya kiraladığı işsiz bir oyuncudur ya da kesin adamın ağzında kek vardır. | Open Subtitles | كلاّ، هو إما ممثل عاطل عن العمل قامت بإستأجاره، أو لديه كعك في فمه. |
Son birkaç gündür işsiz bir bilgisayar öğrencisinin harcayabileceği çok fazla para. | Open Subtitles | كنت تنفق الكثير من المال في الأيام الأخيرة بالنسبة لطالب معلوماتية عاطل عن العمل |
Pekala, kurbanımız işsiz bir aktör gizemli bir şirketten para alıyor ve bir de gizemli daire var. | Open Subtitles | حسنا . إذن الضحية ممثل عاطل عن العمل يحصل على أموال غامضة من شركة غامضة |
İşsiz bir aktörde, bir sivilde? | Open Subtitles | ممثّل عاطل عن العمل كشخص مدني؟ |
İşsiz bir okul öğretmeni olan Walter White bunun parasını nasıl ödedi? | Open Subtitles | كمـدرس عاطل عن العمل كيفَ دفعتَ ثمنه ؟ |
Bay Michaels da işsiz bir aktör şarkı söyleyen bir garson ve bir kek aşçısından toplam 10 milyon dolarlık zararını istiyor. | Open Subtitles | إذن السيد مايكلز يطلب من الممثل الأول عاطل عن العمل و آخر المغني النادل و آخر صانع . |
Sen, çocuğuna bakaması gereken deli, orta yaşIı, işsiz bir öğretmensin. | Open Subtitles | أنكِ مجرد معلمة عاطلة عن العمل مجنونة بالمنتصف من عمرها فحسب ومعها طفلةً عليها أن تعتني بها |
Biz paylaşıp kaçacağız ve seni de beş parasız ve işsiz bir şekilde bırakacağız. | Open Subtitles | سوف نفوز بالغنيمة و نهرب, و سنتركك هنا مفلسة و عاطلة عن العمل |
Yani, kim güzel, zeki ve başarılı bir editörün yerine... kendisine "bir gün" cevabını veren işsiz bir kıza evlenme teklif eder ki? | Open Subtitles | أعلم، من يظن نفسه يسأل فتاة جميلة و لامعة ومحررة ناجحة على فتاة عاطلة عن العمل قالت يوماً ما ؟ |
- Yardımına ihtiyaçları var Michael. Bir de bu süreçte tanıştığınız işsiz bir casus. | Open Subtitles | وجاسوس خارج الخدمة قابلته علي الطريق |
Ve yeni işler ortaya çıksa bile, kendi kendini süren araçlar yüzünden işsiz kalmış, 50 yaşındaki işsiz bir kamyon şoförü için, bu iş kolay olmayabilir, işsiz bir kamyon şoförünün kendisini bir sanal dünya tasarımcısı olarak yeniden şekillendirmesi kolay olmayacaktır. | TED | وحتى لو ظهرت وظائف جديدة، فليس من الضرورة أن يكون سهلاً لسائق شاحنةٍ يبلغ من العمر خمسين عاماً أصبح غير موظف بواسطة مركبةٍ ذاتية القيادة، لن يكون من السهل لسائق الشاحنة العاطل عن العمل ليعيد إكتشاف نفسه أو نفسها كمصممٍ للعوالم الأفتراضية. |
İşsiz bir adam ama hâlâ bira alımını yönetiyor... | Open Subtitles | رجل بدون عمل و لكن ما زال قادرا على شراء بيرة |