Daha önce söylemedim ama, bazen işteyken sizi düşünüyor ve gülüyorum. | Open Subtitles | لم أخبركم بذلك من قبل، ولكن أحياناً وأنا بالعمل أفكّر فيكم وأبتسم |
Biliyormusun, işteyken bana Bay. Pinciotti olarak hitap etmelisin. | Open Subtitles | اتعلم يجب عليك منادتي سيد بنسيادي بالعمل |
Ve çocukların okulda, sen işteyken .kocan cömert biçimde ona gitar dersi vermeyi teklif etmiş. | Open Subtitles | و أنتِ بالعمل زوجكِ عرض بسخاء أن يعلمها العزف على الجيتار |
Bugün işteyken ne yaptığıma asla inanamazsın. | Open Subtitles | لن تصدق ما كان على أن أفعله فى العمل اليوم |
Tıpkı iş hayatımda yaptığım gibi, işteyken beni çocuklarımla birlikte kimin destekleyeceği seçimini sağlam bir referans ile yaptım. | TED | كما كنت لأفعل في حياتي العملية، استندت في الإختيار على من الذي سيتكفل بأبنائي حينما أكون في العمل بشكل تام. |
Ve aileniz işteyken evlerinde çekim yapmak hiç de kolay bir şey olmayabilir. | Open Subtitles | لن يكون التصوير سهلاً في بيت أبويك بينما هم بالعمل |
Onu garaja kilitlemek zorundayım, yoksa ben işteyken gelip el koyacaklar. | Open Subtitles | عليّ و ضعها بالمرآب و إلا فإنّهم سيأخذونها حسب اتفاقية إعادة الشراء و أنا بالعمل |
Bir, işteyken bana ne olduğunu bilmiyorum. | Open Subtitles | أولاً، لا أعي شيئاً مما يحدث وأنا بالعمل |
Sakın yataktan fırladığını unutma her sabah o işteyken. | Open Subtitles | لا تنسى انه كان سعيداً جداً في كل يوم بالعمل |
Ama evdeyken işte olmam gerektiğini işteyken de evde olmam gerektiğini hissediyorum. | Open Subtitles | عندما أكون بالمنزل أشعر أني يجب أن أكون بالعمل ثم عندما أكون بالعمل أشعر أني يجب أن أكون بالبيت |
Gidip hâlâ işteyken eski erkek arkadaşının evinden Athena'nın eşyalarını almam gerek. | Open Subtitles | علي احضار اشيائها من منزل حبيبها السابق بينما هو بالعمل |
İşteyken söyleyecek bir şey bulamadığımda söylüyorum onları ben. | Open Subtitles | أفعل هذا بالعمل عندما لايمكنني التفكير بشيء لأقوله |
Bugün seni işteyken aradığımda sana destek olmaya çalışıyordum ama aramam şirket güvenliğine yönlendirildi. | Open Subtitles | كنت أحاول أن أساندك عندما هاتفتك بالعمل اليوم وتم توجيه مكالمتي لأمن الشركة |
Sana işteyken beni arama dedim ve sen beni işteyken arıyorsun. | Open Subtitles | لقد قلت لاتتصل بي عندما أكون بالعمل وأنت تتصل، وأنا في العمل |
Sen dün işteyken bunu bana ödünç verdin. | Open Subtitles | على إعارتك هذا لي الليلة الماضية بينما كنت بالعمل |
Hayır, sadece sen işteyken hiçbir şey olmadığından emin olmak istiyorum. | Open Subtitles | كلاّ، أنا أريد أن أعلم فحسب أنّك عندما تكون بالعمل ما من شيّء يحصل |
Adam işteyken, kedi dikişleri patlamış. | Open Subtitles | خياطات القطة قد أنفجرت عندما كان بالعمل |
Babam, beni hep işteyken arar. | Open Subtitles | أبى دائماً يتصل بى وانا بالعمل |
İşteyken duvarlara haykırıyorum. | Open Subtitles | فى العمل بكيت عندما رأيت عينات لورق الحائط |
Demek istediğim, gece işteyken dışarı çıkamam ve senin güvende olduğundan emin olmalıyım. | Open Subtitles | أعنى، أنى لا أستطيع البقاء خارجاً فى العمل ليلاً ولا أعرف إنْ كنتِ بمأمنٍ |
Ben işteyken onu yürüyüşe çıkartacak biri lazım. | Open Subtitles | تَعْرفُ، مارتن، أنا يُمْكِنُ أَنْ أَستعملَ شخص ما لمُسَاعَدَتي أَمشّيه بينما أَنا في العمل. |
Gündüzleri annem işteyken. | Open Subtitles | في الصبـاح .. بينما أمي تكون في عملها |