| Ama sen Fred Çakmaktaşı seçtin, özrü icat eden adam. | Open Subtitles | بدلا من ذلك اخترتي فريد فلينتستون الرجل الذي اخترع العذر |
| Dünyada bu boktan işlerle uğraşmayan... insanlar da var? Mesela şu evcil hayvan beşiğini icat eden adam. | Open Subtitles | هل تعلمون أن هناك اشخاص في هذا العالم لا يتعرضون لهذا الوضع المزري مثل ذلك الرجل الذي اخترع الصخور الأليفة |
| Eee güneşlenme yataklarını icat eden adam hakkında konuşalım mı? | Open Subtitles | اذن, حسنا, ماذا عن الرجل الذي اخترع الاسرة التي تستمعل لجعل البشرة سمراء |
| Cazı icat eden adam gönderdi bizi buraya... | Open Subtitles | إن الرجل الذى اخترع الجاز ارسلنا إلى هنا |
| Saymaya başlasan iyi olur, dostum. Cazı icat eden adam gönderdi bizi buraya | Open Subtitles | من الافضل أن تبدأ فى العد ان الرجل الذى اخترع الجاز ارسلنا إلى هن |
| Çünkü gözle görülebilir seviyede priz icat eden adam olarak anılmayı çok isterim. | Open Subtitles | لأنني سأحب أن أُذكر بصفتي الرجل الذي اخترع المقابس الموجودة بمستوى العين. |
| Örneğin bunu icat eden adam. | TED | فلنأخذ مثلاً الرجل الذي اخترع هذا. |
| Evet, penisilini icat eden adam gibi. | Open Subtitles | نعم, مثل اسم الرجل الذي اخترع البنسلين |
| Bomba icat eden adam mı? | Open Subtitles | -أهو الرجل الذي اخترع القنبلة؟ |