Her takdirde, idamın iyi bir şekilde yürümesi için uygun ışık, uygun uzaklık gereklidir. | Open Subtitles | مهما يكن، متطلبات الاعدام الناجح هي الاضاءة المناسبة، والمسافة المناسبة. |
Validen idamın durdurulması için resmi bir emir almadıkça bu işi tamamlamakla yükümlüyüm. | Open Subtitles | ما لم اتلقى تأجيلا رسميا عن الاعدام من الحاكم انا مجبر بالقانون ان اتم هذا الأمر |
Şeyh idamın canlı yayında gerçekleşmesini istiyor. | Open Subtitles | يريد الشيخ مشاهدة الاعدام عبر الانترنت أثناء حدوثه |
Savcı yardımcısı, müvekkiline ulaşmasını engellersek anlayışlı bir jüri bulmasından ve idamın ertelenmesinden korkuyor. | Open Subtitles | المدعى العام يخشى إن منعناه من الدخول فيجد حكماً ودياً -و هذا يؤخر من تنفيذ الحكم -فهمت |
Görevliler idamın geceyarısı yapılacak olmasının idam cezasını protesto eden muhalif göstericilerin sayısını azaltacağını umuyorlardı. | Open Subtitles | لقد أمِل المسئولين بأن تنفيذ الحكم في منتصف الليل من شأنه أن يقلل من عدد تصادم المحتجين المميت لعقوبة الإعدام... |
Halka açık bir idamın elle tutulur tek unsuru belki ibret alınması içindir. | Open Subtitles | عامل التعويض واحدة عقد الاعدام علنا ولعل ذلك هو رادعا للجريمة . |
Bu kontroller idamın en insanî ve etkin yoldan gerçekleşmesi için yeterli akımın üretilmesinden emin olmak adına yapılıyor. | Open Subtitles | وهذا للتأكد من تولد تيار كافِ ...حتى يتم تنفيذ حكم الاعدام بأقصى الطرق الآدمية الممكنة |
Elimde Başkan Jefferson tarafından imzalanmış idamın ertelendiğine dair yazı var. | Open Subtitles | معي قرار بوقف الاعدام موقع من الرئيس جيفيرسون) نفسه) |