Analiz ettiğimiz DNA miktarı her yıl iki katına çıkıyordu. | TED | كمية بيانات الحمض النووي التي قمنا بترتيبها تضاعف كل عام |
Ama hasat iki katına çıkınca iki katı maaş almıyoruz. | Open Subtitles | ولكن عندما يتضاعف المحصول لا نحصل على أجر مضاعف |
Her katlayışta kağıdın kalınlığı iki katına çıkıyor. | TED | في كل مرة نقوم بطي الورقة سوف تزداد سماكتها الى الضعف |
gerçek bir uluslararası kriz sayesinde, sirkülasyonumuzu iki katına çıkarabiliriz. | Open Subtitles | نحن يمكن أن نضاعف توزيعنا مع أي جيد الأزمة الدولية. |
Ama eğer uçmakta ısrarcıysanız güvenlik tedbirlerinizi iki katına çıkarmanızı şiddetle tavsiye ederim. | Open Subtitles | ولكن اذا قررت الطيران أوصيك بمضاعفة الحراسه |
Gulanit madenlerini kamusallaştırarak, ücretleri iki katına üretimi de üç katına çıkardık. | Open Subtitles | عن طريق تأميم مناجم الجولانيت قد ضاعفنا الأجور وزدنا الإنتاج ثلاث أضعاف |
Bu soruları yanıtladım ve müşterilerin benimle çalışırken elde ettiği faydayı belirledim, onların bu işten kazancını hesapladım, bulduğum şey ücretimi iki katına çıkarmam gerektiğiydi. İki katına. | TED | أجبتُ على هذه الأسئلة ثم حدّدت القيمة التي يحصلُ عليها عملائي نتيجة العمل معي، حسبت عائد استثماراتهم، وما وجدته هو أنني بحاجة لأن أضاعف تسعيرتي، أن أضاعفه. |
Ve yalnızca elli yılda, 1970'de iki katına, dört milyara çıktı. | Open Subtitles | وفي 50 عامًا تضاعف مجدداً إلى 4 مليارات في عام 1970. |
Hastaları iki gruba ayırdık. İlk gruba, hiçbir şekilde tedavi olmayıp yaşam umutlarını iki katına çıkaran | TED | تلقت المجموعة الأولى علاجا كيميائيا من الدرجة الثانية والتي من المتوقع ان تضاعف أمل الحياة مقارنة بعدم العلاج تماما. |
Böylelikle araçlardaki verimlilik önümüzdeki 40 sene içerisinde petrol tasarrufunu iki katına çıkarabilecek yeni bir rekabetçi otomotiv stratejisini doğurmakla kalmayacak, sonrasında da elektriklenmeye para yetirilebilir hale getirerek kalan petrolün de yerini alacak. | TED | لهذا, لياقة المركبات تكشف عن استرتيجية تنافسية جديدة للسيارات التي يمكن أن تضاعف وفورات النفط على مدى الأربعين سنة المقبلة, و لكنها أيضاً تجعل الكهرباء ميسورة التكلفة و ذلك يحل محل المتبقي من النفط. |
Kötü haberleri duyana kadar. Fiyat iki katına çıkmış ve yarım parçadan daha fazlasını alamıyormuşsun. | Open Subtitles | حتى اسمع الاخبار السيئة السعر مضاعف يجب ان تستلم الكمية |
Fiyatlar iki katına çıkmış, ve artık gramla verilecek, en azından yarısı | Open Subtitles | حتى اسمع الاخبار السيئة السعر مضاعف يجب ان تستلم الكمية |
Tarama ekibini iki katına çıkarın. Bu geminin her yerinin aranmasını istiyorum. | Open Subtitles | احضر الضعف هنا من طاقم الفحص أريد كل جزء من أجزاء السفينة ان تُفحص |
Etkimizi 2015 yılında iki katına çıkaracağız ve bunu da izleyen her yıl iki katına çıkaracağız. | TED | سوف نضاعف التأثير في 2015 وسوف نضاعفها في كل سنة بعد ذلك. |
Bu adam Silahşorların şampiyonunu yenip küçük düşürürse ödülünü iki katına çıkaracağım. | Open Subtitles | عندما يهزم الرجل و يذل بطل الفرسان سوف أقوم بمضاعفة الجائزة الماليه له |
Etik algoritmaları zamanında bitirmek için ekipleri iki katına çıkardık... | Open Subtitles | لقد ضاعفنا الفريق للإنتهاء من الخوارزمية الأخلاقية تلك فى الميعاد |
Ücretini iki katına çıkarmaya ne dersin? Vasiyetname serbest bırakılınca yeterince param olacak. | Open Subtitles | أقترح أن أضاعف رسومك ، سوف يكون هناك الكثير من النقود عند تنفيذ الوصية |
İyi bir iş çıkarın. İki katına çıkarırım. | Open Subtitles | افعل عمل جيد وسوف اضاعف لك المبلغ |
Bu sabah kimse uyumuyor. Barut tozunu iki katına arttır. | Open Subtitles | لا أحد ينام هذا الصباح ضع كمية مضاعفة من البارود |
eğer çizgi doğrusal olsaydı, yani dik çizginin eğimi, o zaman bu değeri iki katına çıkarmak için iki kat daha fazla enerjiye ihtiyaç duyacaktınız. | TED | تقول بأنه فيما اذا كان خطي الانحدار التدريجي وبالتالي يتضاعف الحجم وسيتطلب ذلك ضعف كمية الطاقة الحيوية |
Eğer Asamı eline geçirirse... arama timlerini iki katına çıkartın! | Open Subtitles | تريد ان تحصل على رمحي الثلاثي بيدها ضاعف مجموعات الإستكشاف |
Eğer nesnelerden birinin kütlesini iki katına çıkarırsanız, aralarındaki çekim de iki katına çıkar | TED | إذا ضاعفت كتلة أحد الأجسام، ستتضاعف القوة بينهما كذلك. |
Bu, ortalama bir romanın iki katına denk geliyor ve tek bir harf hatası bile yapmadan tüm harfleri doğru sıraya koymamız gerekiyordu. | TED | وهو أكبر من ضعفي معدل حجمه لديكم، ويجب علينا أن نضع كل واحد من هذه الأحرف في الترتيب الصحيح، بدون خطأ مطبعي واحد. |
Doğru, çünkü her zaman çektiğinin iki katına ihtiyacı var. | Open Subtitles | صحيح، لأنه دائماً ما سيحتاج إلى ضعف ما قام بأخذه ليغطي عما أخذه |
Şu aynı makineyi senin mağazandan iki katına almıştım. | Open Subtitles | لا أصدق ذلك لقد اشتريت مثل هذه المحمصة تماماً من متجرك بضعف السعر |